Aleviler, yarın Meclis önünde eylem yapacak. DAD Ankara Şube Başkanı Mustafa Karabudak “Talebimiz demokratik bir anayasa” derken, ABF Genel Sekreteri Özgür Kaplan da “Bizi tanımlamasınlar, bizi tanısınlar” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kadıköy Şahkulu Sultan Dergahı’nda yaptığı açıklamada Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde “Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı” kurulacağını duyurmuştu.
Alevi dedelerine maaş bağlanmasını, cemevlerinin bakım ve giderlerinin Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinden karşılanmasını öngören yasa teklifi de geçen hafta TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda tartışmalar eşliğinde AKP ve MHP oylarıyla kabul edilmişti.
Teklifin önümüzdeki hafta Genel Kurul gündemine gelmesi beklenirken, hazırlanan kanun teklifinin yetersiz olduğunu savunan Alevi dernek ve vakıf temsilcileri, teklifin geri çekilmesi talebinde bulunuyor.
Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Dernekleri Federasyonu, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, Alevi Kültür Dernekleri, Demokratik Alevi Dernekleri, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ortak bir açıklama yayınlayarak, iktidarın Meclis’te geçirmek istediği torba yasaya karşı seslerini duyurmak ve taleplerini dile getirmek için, Alevileri 8 Kasım Salı günü saat 10.00’da TBMM önünde bir araya gelmeye çağırdı.
Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Ankara Şube Eş Başkanı Mustafa Karabudak ve Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Sekreteri Özgür Kaplan, yarın yapacakları eyleme ilişkin Gazete Karınca’ya konuştu.
‘Sistem Aleviliğini reddediyoruz’
DAD Ankara Şube Eş Başkanı Karabudak, Aleviliğin bütçe torba yasasından çıkacak bir şey olmadığını dile getirerek yarın yapacakları açıklamaya dair şunları söyledi:
Bizim talebimiz Kültür Bakanlığı’na bağlandığımız bir yasa değil, demokratik bir anayasa. Alevilerin eşit yurttaşlık taleplerinin ve kimliklerinin kabul edilmesini ve cemevlerinin yasal statüye kavuşmasını istiyoruz. Biz zaten devletin bize sunduğu şeyleri kendimiz çözmüş durumdayız. Bizim elektrik, su ve maaş gibi dertlerimiz yok. Alınan karar Aleviliği yok saymaktır. Tüm kimliklerin, tüm inançların faydalanacağı eşitlikçi, demokratik bir anayasa talep ediyoruz.
Taleplerimiz karşılanmadığı sürece periyodik olarak eylem ve etkinliklerimiz devam edecektir. Yaptıkları şey makul Alevi yaratmaktır. Alevileri kendi arasında çatıştırmaktır. Makul Alevi dışındakileri marjinal, bölücü olarak tanımlamaktır. Bu aleviler arasında bir çatışma çıkarma çabasıdır. Bu sorun sadece Alevilerin değil ülkede yaşayan bütün yurttaşlarındır. Özgürleşmek hep beraber gerçekleşecektir.
‘Bizi tanımlamasınlar, bizi tanısınlar’
ABF Genel Sekreteri Kaplan da tüm Alevi kurum ve dernekleriyle beraber bu yasaya karşı durduklarını belirterek, yarınki eyleme kitlesel olarak katılacaklarını, İstanbul, İzmir, Antalya, Malatya, Sivas, Tokat, Samsun gibi birçok şehirden Alevi dedelerin ve yurttaşların katılacağını dile getirdi.
Açıklama için Ankara Valiliği’ni aradıklarını aktaran Kaplan, TBMM’nin bir kilometre kadar yakınında açıklama yapılamayacağı bilgisi verildiğini, ancak buna rağmen yarın TBMM kapısında açıklamalarını gerçekleştireceklerini söyledi.
Kaplan, yapacakları açıklama sonrasında partilerin grup toplantılarına katılarak hazırladıkları dosyaları tüm partilere sunacaklarını vurgulayarak, şunları dile getirdi:
AKP, Alevisiz Alevi açılımı yapıyor. Aleviler yok işin içinde. 30-35 yıllık alevi kurumları, federasyonlar yok. Hüseyin Gazi Dergahı’na bir ziyarette bulunmuştu cumhurbaşkanı. Tabii ki cumhurbaşkanı olarak böyle bir ziyarette bulunabilir ama bizim sembollerimizin duvardan indirip başka bir şeye dönüştürerek sözde cemevi ziyareti yapmış oldu. Yine Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Hacı Bektaş Veli Belediyesi’nin ortak yaptığı Hacı Bektaş anmalarında biz 16-17 Ağustos’ta orada olacağımızı belirterek cumhurbaşkanıyla, orada görüşmeyi talep ettik. Fakat cumhurbaşkanı bakanlığın yaptığı etkinliği de boşa çıkartarak 13 Ağustos’ta kendisi bir çıkartma yaptı Hacı Bektaş Veli’ye.
Tüm bunlar bu sürecin başlangıcıydı aslında. Bizi muhatap almadan sözde alevi dernekleriyle Şahkulu Dergahı’nda bir açıklama yaptı. Cumhurbaşkanı açıklama yaptığında arkasında asılı olan derneklerin logolarına baktığımızda Pir Sultan Derneği’nin küçük bir değişiklikle kullanıldığı logoyu gördük. Oradaki derneklerin hepsinin kuruluş yılı 2022. Hepsi algı yaratma amaçlı. Biz içine dahil olmadığımız bir torba yasa içerisinde Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlamalarını hakaret olarak tanımlıyoruz. Bunu da her şeyden önce bunu laiklik ilkesi üzerinden karşı çıkıyoruz.
Biz bütün inançların devlet tarafından kontrol edilmesine karşıyız, burada durarak itirazımızı geliştiriyoruz. Biz eşit yurttaşlık mücadelesini verirken sadece kendimiz için değil, bütün inanç ve kimlikler için de bir arada yaşama adına mücadele veriyoruz. AKP iktidara geldiğinden beri tekçi, ırkçı söylemlerle insanları tek tipleştirmek istiyor. Biz buna karşıyız. AKP’nin bu tarzı, bu tavrı bir hakarettir. Yaptıkları her şey bir hakaret aslında. Bizi tanımlamasınlar, bizi tanısınlar.
Haber | Heval Elçi- G.karınca
