Milli Eğitim Bakanı Sayın Özer nihayet suskunluğunu bozarak önümüzdeki dönem yeni öğretmen ataması yapılacağını ifade etti.Ancak bir takvim ve sayı ilan etmedi.Sayın Bakanın sayı ve takvim açıklanmamış olması atamması yapılmayan öğretmenlerin açıklamyı sorgulamasına neden olmakta.Bilindiği gibi en son öğretmen ataması 2021’de ilan edilerek 2022 yılı şubat ayında yapılan 15 bin atama ile sınırlı kaldı.Şubat öğretmen atamasının üzerinden 4 ay geçmesine rağmen net bir sayı ve takvim ilan edilmemiş olması belisizliği ortdadan kaldırmamakta,ayamaları yapılmayan öğretmenlerdeki endişeleri artırmakta. Oysa 2021 KPSS Lisans Sınavına 401 bin öğretmen girmiş bunlardan 2021’de ve 2022 Şubat ayında yapılan toplam 35 bin atamanın ardından ataması yapılmayan 366 bin öğretmen kalmıştı.Bu yıl mezun olacakların eklenmesiyle beraber sayı yaklaşık 475 bin olacak.Rakam açıklama ve istatistik tutma konusunda oldukça mahir olan Sayın Özer, yeni öğretmen atama sayılarını açıklamaktan itiina ederkenayeni atammaların okulöncesi ağırlıklı ve istanbul öncelikli olacağını söylemekte.
Her Şey 2023 Seçimlerine Yatırım İçin
Enflasyonu düşürmeyi,3600 ek göstergeyi,uzman ve baş öğretmmenlik geçiş sürecini ve diğer pek çok acil çözüm bekleyen konuları/sorunları çözmeyi ve hatta Darülaceze’nin yeni hizmet binalarının açılışını bile 2023’e erteleyen Cumhurbaşkanlığı Hükümmet Sistemi,yeni öğretmen atamalarını da 2023’e erteleyecek gibi görünmekte.2018 yılının mayıs ayında sözü verilen 3600 ek göstergenin uygulanmasına 43 ay sonra 2023 yılı ocak ayında başlanacak olması her yolun seçime çıkmasının en somut kanıtı.2021 yılının aralık ayında TBMM’den geçen Öğretmenlik Meslek Kanunun 13 ay sonra uygulanmaya başlamasını seçim yatırıı dışında başka bir gerekçeye dayandırmak olanaklı görünmemekte.Diğer kamu görevlilerini ilgilendiren 3600 ek gösterge uygulamasının akıbeti de büyük olasılıkla 2023’e kalacak gibi.
Ataması Yapılmayan Öğretmenlerin Gözü Kulağı Bakanlıkta
Okulöncesi sınıflarının açılabilme sayısının 5’e çekilmesi ve köy okullarının açılması için sayı sınırının kaldırılmasına yönelik düzenlemelerin gecikmeli de olsa yapılmış olması olumlu olmakla birlikte,bu okulların/sınıfların öğretmen ihtiyacını karşılayacak kadar kadrolu atamanın yapılması gerekmekte.Sayın Bakan okulöncesi eğitimde 40 bin derslik yapılacağını açıklamıştı.Kapatılan 20 bin köy okulunun ilk planda 10 bininin açılacağını varsaydığımızda sadece bu iki branş için 50 bin yeni atamanın yapılması bir zorunluluk. Ancak Sayın Bakanın açıklamalarından yapılacak atamanın çok sınırlı sayıda kalacağı anlaşılmakta. Bu durumda okulöncesi sınıfları ve köy okullarında oluşacak ihtiyaç ücretli öğretmenler ile kapatılacak. Tabi atanma olanağı bulan mutlu azlığın yanında bu olanağa bulammayan mutsuz çoğunluğun göstereceği tepkinin sonuçları da siyaset açısından oldukça önemli olsa gerek.
Sonuç olarak,2021 YKS örgün lisans programları tercih ve yerleştirmme sonuçlarına göre bu programlara 370 bin 561 aday yerleşti. 150 bin aday öğretmenliğe hazırlayan programları tercih etti.Yani yerleşen her 100 adaydan 40’ı pedagojik formasyon alınan programlar dahil eğitim ve eğitim bilimleri fakiültelerine yerleşiyor.43 bin aday eğitim ve eğitim bilimleri fakültelerine yerleşirken,yaklaşık 107 bin aday edebiyat,fen ve fen edebiyat fakültelerine,ilahiyat fakültelerinin İHL meslek ve DKAP programlarına,spor bilimleri fakülteleri ve yüksekokullarına,güzel sanatlar ve tasarım fakültelerinin çeşitli programları ile diğer pedagojik formasyon alma amaçlı programlara yerleşmekte.Pedagojik formasyon alma amaçlı gidilen programmları bitirenlerin öğretmen olarak atamasının yeniden başlatılmış olması, atama bekleyen öğretmen sayısının katlanarak artmasına yol açmakta. Türkiye Maarif Vakfı bütçesine bir imza ile %50 artış yapanların, yeni atama sayısının sınırlı tutulmasının gerekçesini kaynak yokluğuna dayandırması tutarlı bir gerekçe olmayacaktır. O nedenle, var olan öğretmmen açıklarını kapatacak sayıda kadrolu öğretmen atamasının yapılması gerekmekte.Zaman kaybetmeden atama sayılarının ve takviminin ilan edilerek kamuoyuna duyurulması verilen sözlerin yerine getirileceğine yönelik olumlu algının güçlenmmesini sağlayacaktır. Yaşanacak her türlü gecikme endişeleri, kaygıları ve haklı olarak tepkileri güçlendirecek bir işlev görecektir.