Ana Sayfa Haberler ‘Dünyada Özgürlüklerin Durumu’ Raporunda Türkiy- Mustafa Durmuşe

‘Dünyada Özgürlüklerin Durumu’ Raporunda Türkiy- Mustafa Durmuşe

0
‘Dünyada Özgürlüklerin Durumu’ Raporunda Türkiy- Mustafa Durmuşe

Dün ‘12 Mart Muhtırası’ olarak da anılan ve Türkiye’yi bugüne kadar getiren askeri darbeler ya da muhtıralardan birinin 52’nci yıldönümü idi. Bu muhtıra sonrasında “darağacında üç fidan” olarak da adlandırılan üç devrimci gençlik önderi idam edilmiş, bir yıl sonra 30 Mart 1972’de, Kızıldere’de diğer devrimci önderler öldürülmüştü.

Dönemin oligarşisinin 1971 sonrasındaki bu yöndeki girişimleri 12 Eylül askeri darbesi ve ardından inşa edilen askeri diktatörlükle birlikte doruk noktasına çıktı.

O yıllardan bu yana sınırlı burjuva demokrasisi altında, ülke faili meçhuller ve askeri ve sivil diktatörlük girişimleri arasında gitti geldi. En son ‘15 Temmuz 2016 Darbe Girişimi’nin ardından ilan edilen OHAL ve beraberinde inşa edilen “Tek Adam rejimi” olarak da adlandırılan otokratik bir rejimle bugüne kadar geldik.

Tarihimizin en önemli seçimlerine giderken…

Önümüzde yaklaşık iki ay sonra tarihimizin belki de en önemli seçimlerinden birini gerçekleştireceğiz. Ama son 52 yıllık sürece geri dönüp baktığımızda, demokrasi ve özgürlükler bağlamında, daha iyi bir durumda olduğumuzu söyleyebilmek çok zor.

Zira bu seçime gidilirken 6 Şubat Kahramanmaraş depremleri gerekçe gösterilerek, ülkenin bir kısmında hali hazırda OHAL edildi, bütününde ise genel olarak demokratik hak ve özgürlüklerin kullanımını daha da kısıtlamaya dönük bir atmosfer hâkim. Bu da elbette sadece seçim ve sandık güvenliği açısından değil, aynı zamanda muhalefetin özgürce seçim çalışması yürütebilmesi açısından ciddi bir sorun oluşturuyor.

Freedom House’in son raporu

Ülkedeki durumu bizler yaşayarak en iyi bilsek de, yabancılar da neler olup bittiğinin farkındalar ve ülkenin bu durumu uluslararası raporlara yansıyor. Nitekim ‘Demokrasiyi Gözleme Örgütü’ olarak da bilinen Freedom House, her yıl yaptığı gibi bu yıl da, dünyanın en özgür ve en çok baskı altındaki uluslarını sıralayan bir rapor yayımladı. (1)

Örgütün bu raporları, küresel demokrasi için önemli bir barometre olarak kabul ediliyor. Bu yılki raporda (raporun genel bulgularından başlarsak),  küresel özgürlüklerin, hızı giderek yavaşlasa da, son 17 yılda art arda gerilediği ileri sürülüyor.  Toplam 195 ülke ve 15 bölge, “özgür”, “kısmen özgür” veya “özgür değil” olarak sınıflandırılıyor ancak son rapor hazırlanmadan önce ülkeler politik haklara ve sivil özgürlüklere erişim düzeyleri açısından analiz ediliyor.

İfade özgürlüğü üzerindeki baskılar arttı

Rapora göre, 2022 yılında, 195 ülkeden 35’inin puanlarında düşüş (kötüleşme) yaşanırken, 34’ünde yükselme (iyileşme) söz konusu. Analiz, özellikle de ‘medya özgürlüğü’ göstergesinden 4 üzerinden 0 puan alan ülke sayısının son 17 yılda 14’ten 33’e çıkmasıyla, basın özgürlüğünün gerilediğini ya da basın üzerindeki baskıların arttığını ortaya koyuyor.

Kısaca, özgür medya ve basının toplum üzerindeki rolünün günümüzdeki öneminin büyüklüğü dikkate alındığında, bu durum demokrasi güçleri açısından son derece rahatsız edici olmalı.

Diğer yandan, özgürlükler yaklaşık 20 yıldır küresel olarak düşüşte olsa da, raporun 50 yıl önce ilk kez yayınlanmasından bu yana yapılan kıyaslama, 50 yıl öncesine göre kısmi bir iyileşmenin olduğunu da ortaya koyuyor. Çünkü o yıllarda 148 ülkeden 44’ü “özgür” sayılırken, bugün 195 ülkeden 84’ü “özgür” olarak kabul ediliyor.

Türkiye’nin durumu iç açıcı değil!

Raporda Türkiye, “baskıcı rejimler” başlığı altında yer alan örneğin Myanmar, Tayland ve Taliban Afganistan’ı ile birlikte anılıyor. Öyle ki ülkenin toplam puanı 100 puan üzerinden 32 puan ve statüsü “özgür değil/not free). Politik haklar açısından 40 puan üzerinden 16 puan ve sivil özgürlükler (ifade özgürlüğü ve yasalar önünde eşitlik ve basın özgürlüğü gibi) 60 puan üzerinden 16 puan alabiliyor.

Nitekim bu gelişmelerin farkında olsa gerek ki, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Türkiye’yi,  Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihadına uygun olarak gösteri özgürlüğünü güvence altına almak için adım atmaya ve barışçıl gösterilerde kullanılan göz yaşartıcı gaz ve diğer silahların kullanımına ilişkin 2016 tarihli yönetmeliğin uygulanmasının uluslararası standartlara tam olarak uygunluğunu sağlamaya çağırdı. (2)

Son 10 yılda özgürlüklerin en fazla aşındığı 5’nci ülke

Rapora göre, dünyada son 10 yılda demokrasi puanı ciddi biçimde kötüleşen ülkeler arasında Türkiye 5’nci sırada (29 puan düşüş) yer alıyor. Türkiye’nin önündeki ilk 4 sırada yer alan ülkeler ise sırasıyla: Libya, Nikaragua, Güney Sudan ve Tanzanya.

Kısaca rapor, Türkiye’de bireysel hak ve özgürlüklerin ciddi baskı altında tutulduğu tespitini yapıyor ve ülkeyi “özgür olmayan” bir ülke olarak nitelendiriyor. Bundan birkaç yıl öncesinde The Economist Dergisi Türkiye için “kısmen özgür” nitelemesi yapmıştı. Yani durum giderek kötüleşiyor.

Rapor Türkiye’nin puanındaki bu sert düşüşün arka planındaki gelişmeleri şöyle özetliyor:

“Türkiye’deki 2016 yılındaki başarısız darbe girişimi, siyasal haklar ve sivil özgürlükler üzerine ciddi biçimde gölge düşürdü. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve başkanı olduğu Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) olayı, anahtar konumundaki demokratik denetimlerin ve dengelerin ve politik rakiplerinin etkisiz hale getirilmesini haklı çıkarmak için kullandı. Bu süreç 2022’de de devam etti ve bu durum çok önemli bir cumhurbaşkanlığı seçimine gidilirken, bu yıl da sürüyor. Seçimler öncesinde iktidar, seçim sonuçlarına itirazları gözden geçirecek hakimlerin seçimini kontrol altına almak için yeni bir yasayı ve muhalefetin düzenleyeceği kampanyaları ve bağımsız medyayı daha fazla bastırabilecek bir “dezenformasyon” yasasını çıkarttı. (3)

Umut hala var!

Diğer yandan raporun, demokrasi mücadelesinin başarıya ulaşabileceğini öngören, bu bağlamda umut içeren aşağıdaki tarihsel belirlemesi çok önemli:

“Otoriter rejimler son derece tehlikeli olmaya devam etseler de, yenilmez değiller. Gelişmeler, olaylar otokratların yanılmaz olmaktan çok uzak olduğunu ve yaptıkları hataların demokrasi güçleri için yeni açılımlar sağladığını gösteriyor”.

Özetle, bugün artık demokratik hak ve özgürlüklere sahip çıkmak için çok daha kararlı olmak ve bir adım daha ileri giderek, hem mümkün hem de gerekli olan Demokratik bir Cumhuriyeti inşa etmek için birlikte ve örgütlü bir biçimde mücadele etmek gerekiyor.

Anahtar sözcükler: Demokrasi, Freedom House, Otokrasi, Seçimler

Dip notlar:

Harita için kaynak: (https://www.statista.com/chart/12541/the-state-of-freedom-worldwide (9 March 2023).

  • https://freedomhouse.org/report/freedom-world/2023/marking-50-years (9 Mart 2023).
  • https://tr.euronews.com/avrupa-konseyinden-turkiyede-toplanma-ozgurlugunun-korunmasi-icin-onlem-alinmasi-cagrisi (10 Mart 2023).
  • https://freedomhouse.org, agr.
Öğretim üyesi, yazar Mustafa Durmuş, 10 Nisan 1956 yılında Gümüşhane’de dünyaya gelmiştir. 1981 yılında Ankara İktisadi ve Ticari Bilimler Akademisine Bağlı Bankacılık ve Sigortacılık ve Yüksek Okulunda Asistan olarak göreve başlamış, aynı yıl Akademiye bağlı Maliye Fakültesinde Doktora Programına kabul edilerek bu programdan mezun olmuştur. 1989 yılında Gazi Üniversitesine Bağlı Sosyal Bilimler Enstitüsünde “İhracata Yönelik Sanayileşme ve Güney Kore Modeli” isimli tezini savunarak Maliye Doktoru unvanını almıştır. 1981-1991 yılları arasında İngiltere’de York Üniversitesinde İktisat ve İlgili Bilimler Bölümünde Araştırmacı Misafir Öğretim Görevlisi olarak bulunmuştur

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here