Ana Sayfa Makale Evlilik Hakkında- Yonca Sargın

Evlilik Hakkında- Yonca Sargın

0
Evlilik Hakkında- Yonca Sargın

Her genç kızın rüyasıdır, masal prensesi gibi beyaz gelinlikler içinde bir düğün ile – tabiri caizse – dünya evine girmek. Kendisini bir masal kahramanı gibi hisseder genç kız, düğün alanına meşaleler arasından ihtişamlı bir giriş, konukların yükselen alkışları, müziğin sarhoş eden ritmi derken dünya evine ilk adımlar atılır. Çizgi filmlerdeki gibi bir ömür mutlu yaşasınlar-dır – tüm umutlar, tüm beklentiler…

Araştırmalarda bazı insanlara sormuşlar neden evlenilir şeklinde, cinsiyetlere göre verilen cevaplar farklılıklar göstermiş.

Kadınlar ağırlıklı olarak; toplum ve aile baskısı şeklinde cevap verirken, diğer verilen cevaplar; aşık olduğu insanla aynı evi paylaşmak, çocuk yapmak, yaşamı tek başına geçirmek istememek, giderleri paylaşmak, ailesinden ayrı yaşamak şeklindedir.

Erkekler ise; toplum böyle istediği için cevabını ağırlıklı verirken, tek başına yaşamaktan sıkılmak, ev işlerini yapacak ve kendine bakacak birilerinin varlığına ihtiyaç duymak, tüm arkadaşları evlendiği için ya da partneri istediği için şeklinde cevaplar vermişlerdir.

Cevaplar her ne olursa olsun, boşanmaların oranının evliliklerin oranını hızla yakaladığı bir yüzyılda, evlenme sebebinin iki karşı cins tarafından, tüm baskılardan uzak, kendi özgür iradeleri ile verilmesi gerektiği yadsınmaz bir gerçek.

Çünkü, evlilik ne çizgi filmlerdeki gibi mutlu bir son ya da başlangıç değildir, ne de insanların gözünün korktuğu gibi kısıtlayan bir kurum değildir/olmamalıdır.

İki ayrı kültürden iki ayrı cinsiyetin bir araya gelerek aynı evin, aynı hayatın paylaşmasıdır aslında evlilik.

Ayrı bir dünya oluşturulur evlilikle ve sağlıklı olabilmesi için de her iki tarafın öncelikle kendilerini hazır hissetmeleri gereklidir. Fikirde uyuşuluyor mu, mizaçlar uygun mu, her iki taraf birbirini yeterince tanıyor mu, karşılıklı sevgi besleniyor mu, saygı duyuluyor mu, cinsel olarak karşılıklı çekim hissediliyor mu… Tüm bu soruların cevaplarına tereddüt etmeden olumlu yanıt veriliyorsa, çiftlerin evliliğe hazır olduğunu söyleyebiliriz.

Aynı zamanda bir kurumdur evlilik, yönetilmesi gerekir. Hangi evde yaşanılacak, evin giderlerini kim karşılayacak ya da hangi gideri kim karşılayacak, alışverişten kim sorumlu olacak, hangi ev işi kimin sorumluluğunda olacak, çocuk olduktan sonra iş bölümü nasıl revize edilecek, şeklinde gerçek yaşamda kendilerini bekleyen olgulara esnek şekilde çözüm üretilmiş olmalıdır. Aksi takdirde kişi kendini bir anda ummadığı bir dünyada buluverir, hiç hayal etmediği ama kurduğu hayallerin tam zıttı bir karmaşa ile yüz yüze bulur Duygusal ve mantıksal olarak hazırlanan bireylerden oluşan bir birleşme, sağlıklı bir evlilik yolunda atılmış en büyük adım olacaktır

Yonca Sargın 1973 doğumlu olan Yonca Sargın, 1995 yılında İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünden mezun olmuştur. Akdeniz Üniversitesinde 2010 yılında MBA yüksek lisansını tamamlamıştır. Uzun yıllar özel sektörde değişik alanlarda yöneticilik yapmış, 2016 yılında Marmara Üniversitesi’nde; evlilik ve boşanma, evlilik öncesi/sonrası, cinsel danışmanlık, boşanma sonrası çift ve bireysel danışmanlık, boşanma sonrası çocuk uyumu, yas, ergen danışmanlığı, bireysel danışmanlık, doğum sonrası çiftlerin yeni düzene uyumu konularını içeren, MEB onaylı, Aile Danışmanlığı eğitimini tamamlayarak, uluslararası geçerliliği olan Aile Danışmanı sertifikasını almış ve bu danışmanlığı yapmaya hak kazanmıştır. Bunun yanı sıra, Mindfulness-Bilinçli farkındalık, Kuantum, Aile ve Çift terapisi, BDT eğitimleri almış, Wisc-r, Oyun Terapi, Masal Terapi ve aşağıdaki psikolojik testleri de uygulayıcı sertifikasına sahiptir. 2018 yılından bu yana ODTÜ Gençlik merkezinde, sosyal sorumluluk projesi kapsamında öğrencilere kişisel gelişim ve farkındalık kazandırma seminerleri vermekte ve bireysel ve aile danışmanlıklarına da Antalya Enki psikolojide devam etmektedir.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here