Ana Sayfa Ekoloji HDP’Lİ EKOLOJİSTLER: RANT VE TALAN ODAKLI BİR ÇÖKME HALİDİR

HDP’Lİ EKOLOJİSTLER: RANT VE TALAN ODAKLI BİR ÇÖKME HALİDİR

0
HDP’Lİ EKOLOJİSTLER: RANT VE TALAN ODAKLI BİR ÇÖKME HALİDİR

Depremin yarattığı sorunlara dikkat çeken ekoloji örgütleri sözcüleri,” Depremin olduğu ilk günden bu yana, iktidarın ve çevresinin kendini hissettiren, çoğulculuğu esas almayan, tekçiliğiyle bir afet yaratıldığını biliyoruz. Saray rejimine göre, sanki hiçbir şey yok. Sahada bunun böyle olmadığını hepimiz gördük. Bu durum ranta odaklı, talana odaklı bir çökme halidir. İnşaata dayalı bir çöküşün göstergesidir” Diyerek hükümetin deprem politikasını eleştirdiler.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ekoloji Komisyonu, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Ekoloji Meclisi ve Mezopotamya Ekoloji Hareketi, depremin ekolojik etkilerini, çadır kentlerde yaşanan barınma sorunlarını ve depremde gösterilen dayanışmaya ilişkin HDP Peyas ilçe binasında basın bilgilendirme toplantısı düzenledi.

Burada konuşan HDP Ekoloji Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Naci Sönmez, deprem sonrası yaşanan politik sürece değindi. Dayanışma ve birlikle süreci aşacaklarını dile getiren Sönmez, “4-5 gündür yaptığımız temaslar sonucunda görüyoruz ki aslında yönetim enkaz altında kaldı ve yeni bir afet yaratıldı. Depremin olduğu ilk günden bu yana, iktidarın ve çevresinin kendini hissettiren, çoğulculuğu esas almayan, tekçiliğiyle bir afet yaratıldığını biliyoruz. Saray rejimine göre, sanki hiçbir şey yok. Sahada bunun böyle olmadığını hepimiz gördük. Bu durum ranta odaklı, talana odaklı bir çökme halidir. İnşaata dayalı bir çöküşün göstergesidir. Yıkım böyle olmadan önce herhangi bir afetin olması gerekmezdi. Bunu kabul etmiyoruz. İktidar kendi güçsüzlüğünü, ilk günden itibaren sahada olmadığını, sivil topluma dayanışma gösterenlere karşı gösterdiği tavrı da hepimiz gördük” dedi.

Kayyımların Zihniyet Sorunudur

Koordine ettikleri Pazarcık Kriz Koordinasyon Merkezi’ne kayyım atandığını hatırlatan Sönmez, “Bu iktidarın yarattığı zihniyetin bir sonucudur. Bu yapılanlara karşı demokratik ve ekolojik bir 3’üncü yol inşa edilebileceğini gördük. Bu zihniyetin mahkum edilmesi lazım. Deprem öncesi ve deprem sonrası toplumun sorumluluk alması gerektiğini biliyoruz” diye belirtti.

HDK Ekoloji Meclisi Üyesi İldem Kibar da, depremin etkilerine ve kurulan çadırlarda yaşanan barınma sorunlarına değindi. İlden, “Sahada yaptığımız incelemelerde, deprem bölgelerinde kurulan çadır alanlarında, 100 kişiye yakın insanın tek bir tuvaleti kullanıldığını gördük. Depremin ardından, iktidarın söylemlerine göre Hatay’da bir yapılaşma kararı var. Yeniden yapılacak olan hızlı bir kentleşme de büyük sorunları doğuracak. Hızlı politikalar yerine, bileme ve doğaya yakın bir perspektif tercih edilmeli. Yaşamını yitirenler ölüye saygı gösterilerek gömülmeli. Enkaz alanlarında bulunan toplanılan ya da başka yerlere atılan molozlar, tehlikeli atık olarak değerlendirilmeli. Hafriyatlar, eski yapılarda olan asbestte kontrolsüz bir alan yaratıyor. Orada yaşayan yurttaşların özellikle maske kullanması gerekiyor” diye konuştu. 

Yaşam Alanlarından Uzak Çadır Kentler

Depremin yaşandığı 11 kentte devam eden, çevre sorunları ve ekolojik etkileri anlatan HDP Ekoloji Komisyon Üyesi Melis Tantan ise yürütülen güvenlik politikalarını eleştirdi. Depremin etkisinin büyüklüğüne dikkati çeken Tantan, şöyle devam etti: “Depremden sonra yapılacak olan binalarda insan hayatını tehlikeye atan projelerden kaçmak gerekiyor. Yaşanan yıkımdan ders çıkarılması gerekiyor. Beton yapılardan uzak durulması gerektiğini, yaşam alanlarından uzak yerlerde kurulacak yapılardan uzak durulması gerektiğini her zaman söylüyoruz. Yıkılan bina enkazlarındaki asbest tehlikesi devam ediyor. Depremden sonra kurulan çadır kentlerin, özellikle Amed’te Dicle Nehri kenarında, Samandağ da deniz kenarına kurulan çadırlar, yaşam alanlarına uygun yerlerde değil. Kurulan çadır kentler insanı ve yaşamı önemseyecek politikalar bağlamında değil.”

 ‘15 Milyonu Etkileyen Felaket’

Depremin 15 milyonu etkileyen bir felakete dönüştüğünü ifade eden Mezopotamya Ekoloji Hareketi Sözcüsü Derya Akyol ise, deprem bölgelerinde yaşana sorunların tüm ülkeyi etkilediğini belirtti. Akyol, sözlerini şöyle sürdürdü: “Deprem, 15 milyon kadar insanı etkileyen bir felakete dönüştü. Hava koşulları, çadır kentlerin kurulmasına uygun değil. İnsanların deprem alanlarında gösterdiği dayanışma da büyüktü. Depremler devam ederken, insanlar farklı şehirlere gidemez. 2 gün önce Hatay’ın Samandağ ve Defne ilçelerinde yaşanan depremler, halkta büyük paniğe neden oldu. Yaşanan depremlerde, birçok depremzede şehirlerini terk etmek zorunda kaldı. Kaç gündür Diyar Galeria’da kurtarılmayı bekleyen hayvanlar var ve o kadar çağrı yapılmasına rağmen göz göre göre yıkıyorlar ve herkes sessiz.” (MA)

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here