ETELGRAF HABER-
İnsan Hakları Derneği’nin KONDA araştırma şirketine yaptırdığı kamuoyu araştırmasına katılanların yüzde 69’u adalete güvenmediğini, yüzde 72’si ise insanların haksız yere tutuklandığını belirtti.
Kamuoyu araştırma şirketi KONDA, İnsan Hakları Derneği’nin talebi üzerine Türkiye’nin 68 ili ve 383 ilçesinde “Hapishaneler ve Mahpuslar Algı Araştırması” yaptı. 18-20 Haziran tarihleri arasında 3 bin 285 kişiyle telefonla yapılan araştırmada çarpıcı sonuçlar çıktı.
Derneğin Genel Merkezi’nde yapılan toplantıda konuşan İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, araştırmanın 18-20 Haziran tarihlerinde KONDA Aracılı Paneli’ne dahil olmayı kabul eden 3 bin 285 kişiyle yapıldığını söyledi.
Gözaltına alınanların yüzde 58’i Türk, yüzde 35’i Kürt
Türkdoğan, 6 başlıktan oluşan araştırma sonuçlarına göre gözaltına alınanların yüzde 58’ini Türkler, yüzde 35’ini Kürtler, yüzde 7’sini ise Arap ve diğer etnik kökenlerin oluşturduğunu belirtti.
Tutuklananların etnik kökenlerine bakıldığında ise yüzde 47’sini Türklerin yüzde 39’unu Kürtlerin oluşturduğunu ifade eden Türkdoğan, şunları söyledi:
Kürtlerin, Türkiye nüfusunun yüzde 17’sini oluşturduğunu göz önüne aldığımızda daha önce gözaltına alınanların yüzde 35’ini, tutuklananların ise yüzde 39’unu Kürtlerin oluşturması yüksek bir oran olarak dikkat çekiyor. Sadece bu araştırmaya bakıldığında Kürt sorunu ‘ben varım’ diyor.
Mahpuslara yönelik muamele
Türkdoğan’ın açıkladığı araştırmanın sonuçlarına ilişkin veriler şöyle:
- Toplumun yüzde 25’i genel olarak mahpuslara davranışın ‘kötü veya çok kötü’ olduğunu düşünürken, yüzde 17’si mahpuslara davranışın ‘iyi veya çok iyi’ olduğunu düşünüyor. Toplumun yüzde 23’lük kısmı ise mahpuslara genel davranışın ‘ne iyi ne de kötü’ olduğunu düşünüyor. Toplumun yüzde 36 gibi büyük bir bölümünün ise bu soruya cevap vermediğini görüyoruz.
- Sadece bu soruya cevap verenleri göz önünde bulundurduğumuzda cevap verenlerin yüzde 39’u genel olarak mahpuslara davranışın ‘kötü veya çok kötü’ olduğunu düşünüyor.
- Gözaltına alınanların yüzde 76’sı, tutuklananların yüzde 60’ı, denetimli serbestlik yaşayanların ise yüzde 54’ü genel olarak mahpuslara davranışın ‘kötü veya çok kötü’ olduğunu düşünüyor.
Sağlık hizmetlerine erişim
- Mahpuslara yönelik sağlık hizmeti sunumunun iyi mi kötü mü olduğu sorusuna ‘kötü veya çok kötü’ yanıtı verenlerin oranı yüzde 32 iken ‘iyi veya çok iyi’ olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 37. Mahpuslara sunulan sağlık hizmetini ne iyi ne de kötü olarak yorumlayanların oranı ise yüzde 30.
- Daha önce gözaltına alınanların yüzde 74’ü, tutuklananların yüzde 57’si, denetimli serbestlik yaşayanların yüzde 50’si mahpuslara sunulan sağlık hizmetinin ‘kötü veya çok kötü’ olduğunu belirtiyor.
İnsanlar düşünceleri nedeniyle hapiste
- Toplumun en çok katıldığı düşüncenin ise ‘Mahpusların ailelerinin yaşadıkları yere yakın hapishanelere konulması’ olduğunu görüyoruz. Toplumun bu fikre 5 üzerinden ortalama 3,92 katıldığını söyleyebiliriz.
- ‘Türkiye’de insanlar düşünceleri nedeniyle hapishanelere konuyor’ düşüncesine ise 5 üzerinden ortalama 3,75 bir katılma eğilimi olduğunu görüyoruz.
Adalet sistemine bakış
- Yakını tutuklananların yüzde 76’sı adalet sistemine güvenmezken, yakının başına böyle bir olay gelmeyenlerin yüzde 68’i adalet sistemine güvenmiyor.
- İnanç seviyesi ve muhafazakârlık arttıkça adalet sistemine duyulan güvenin de arttığını söylemek mümkün. Modernlerin sadece yüzde 14’ü adalet sistemine güven duyduğunu belirtirken, bu oran geleneksel muhafazakârlarda yüzde 30, dindar muhafazakârlarda ise yüzde 53.
Haksız yere hapis cezası fikri
- Toplumun yüzde 72’si insanların haksız yere hapishaneye girdiğini düşünüyor. Daha önce bir yakını tutuklanmış olanların yüzde 80’i Türkiye’de insanların haksız yere hapishaneye konulduğu düşünüyor. Yakını tutuklanmayanların arasında ise bu oran yüzde 70.
Mahpus sayısındaki artış
- Görüştüğümüz kişilerin yüzde 79’u özellikle son yıllarda daha fazla insanın tutuklanarak hapishanelere konulduğunu, yüzde 21’i ise böyle bir durum olmadığını söylüyor.
- Daha önce bir yakını tutuklanmış olan kişilerin yüzde 88’i son yıllarda hapishanelere daha fazla insan konulduğunu düşünürken, daha önce bir yakını tutuklanmayanların arasında bu düşünceye sahip olanların oranı yüzde 77.
En fazla kadınlar haksızlığa uğruyor
- Toplumun yüzde 42’si Türkiye’de en çok haksızlığa uğrayan grup olarak kadınları işaret ediyor. Kadınların ardından yüzde 35 ile ‘gazeteciler’ yüzde 33 ile ise ‘siyasi muhalifler’ geliyor.
- Daha önce tutuklanmış olanların, hapishanede kalan insanlara kötü muamele yapıldığı fikrine 1’den 5’e kadar ortalama 3,5 katılma eğiliminde olduğunu görüyoruz. Daha önce bu durumu yaşamayanların bu konuya yaklaşımı ise 1’den 5’e kadar ortalama ile 3,0.