Bir zamanlar bereketin zenginliğin adı olan Menderes havzası şu anda ölüm kalım mücadelesi veriyor. Ülkemizde talanın Eko kırım’ın acımasızca yaşandığı diğer yerler gibi yok olmak üzere.Büyük bir kaybı yaşamak üzereyiz.Menderes Nehri kuruyor,balıklar ölüyor.
Havza içinde yer alan yüksek dağlar Menderes Nehri’nin beslenmesinde önemli rol oynuyordu.Dağlardan çıkan kaynak suları Menderes nehrine akarak nehrin beslenmesini sağlıyordu.Dinar’dan başlayıp Uşak, Denizli, Aydın illerinin içerisinden geçerek Ege Denizi’ne dökülür. Geçtiği yerleşim alanlarının tarım faaliyetleri büyük çoğunlukla bu ovada yapılmaktadır. Menderes Nehri ovanın sulama ihtiyacını karşılardı. Şimdi ise kirletilmiş, kapkara zehirli atıkların aktığı ,yer yer kurumuş çorak bir nehir.
Büyük Menderes Havzası’nın dağlarında, zeytin ve incir bahçelerinin arasında maden ocakları; ovada onlarca jeotermal enerji santrali ile havza sermayenin kullanımına açılmıştır. Tarım alanlarının bu şekilde yok edilmesi Türkiye’nin besin ihtiyacının yarısından fazlasını karşılayan Menderes havza ovası artık bu ihtiyacın büyük bir kısmını karşılayamaz durumda.Menderes nehri şu anda su yerine sanayi atıkları, jeotermal santral atıkları, şehrin kanalizasyon atıkları nehre deşarj ediliyor ve bu zehirli atıklar insan sağlığına dahası bütün canlılığa zarar veriyor.Aşırı sıcakların olması mevsimsel yağışların olmayışı da nehrin kurumasına neden oldu. Nehirde yaşayan balıkların öldüğünü, nehrin sağlıklı su barındırmadığı yapılan tetkikler, incelemeler sonucu ortaya konmuştur. Menderes nehri sanayi atıkları madencilik faaliyetleri sonucunda çıkan atıklar, sondaj çalışmaları, jeotermal santral atıkları ve evsel atıklardan dolayı sağlıklı su grubundan çıkmıştır.
Bir an önce ciddi anlamda önem alınmalıdır. Yerel yönetimlerin ihmalleri ve denetimsiz sulama faaliyetlerin durdurulmasi, sanayi ve jeotermal atıkların derhal kesilmesi gerekmektedir.Aydın şehrinin evsel atıkları kesinlikle Menderes nehri’ne bırakılmamalıdır. Arıtmaların derhal çalışır hale gelmesi en acil işlerden biridir.Aksi takdirde Menderes Ovası’nda hiçbir ürün yetiştirilemez bu koşullarda. Çok değerli zengin tarım alanlarının bir an önce sağlıklı suya kavuşması, nehir boyunca yaşayan nüfusun sağlıklı besin ihtiyacının karşılanması için Menderes nehrinin kurtarılması çok önemlidir.
Yaşam alanlarımızdaki suların, toprağın, havanın temiz olması en temel insan hakkıdır. En temel insan hakkı olan sağlıklı yaşam hakkımızı korumak zorundayız. Ülkemizi yöneten tek adam rejimi vatandaşın sağlıklı yaşam hakkını korumakla görevli olmasına rağmen yaşam alanlarını korumak isteyenlere karşı adeta savaş açmıştır.
Biz yaşam ve doğa savunucuları biliyoruz ki en temel hak yaşam hakkıdır.
Birlikte yaşam hakkımızı savunmaya devam etmeliyiz. Menderes havzasını bu havzayı besleyen Menderes nehri’ni kurtarmak için mücadeleye başlamalıyız. Sadece Menderes nehri değil bütün nehirlerimiz, akarsularımız göllerimiz ve denizlerimiz içinde..
Sağlıklı bir ortamda yaşamak en temel insan hakkıdır.
