Ana Sayfa Duyurular TÜSAD Mesleki ve Çevresel Solunum Hastalıkları- İş Sağlığı Çalışma Grubu, “Asbest akciğer ve plevra kanserinin yanı sıra pek çok kansere neden olur”

TÜSAD Mesleki ve Çevresel Solunum Hastalıkları- İş Sağlığı Çalışma Grubu, “Asbest akciğer ve plevra kanserinin yanı sıra pek çok kansere neden olur”

0
TÜSAD Mesleki ve Çevresel Solunum Hastalıkları- İş Sağlığı Çalışma Grubu, “Asbest akciğer ve plevra kanserinin yanı sıra pek çok kansere neden olur”

“Dünyada yaklaşık 90.000 gemi mevcut ve bir geminin ortalama ömrü 20-25 yıl. Her yıl hurdaya ayrılan büyük gemilerin ortalama sayısı 500-700 civarında. Gemi sökümü, çoğunlukla kayıt dışı sektörde gerçekleştirilen ve nadiren güvenlik kontrollerine veya denetimine tabi olduğundan tehlikeli çalışma ortamları yaratıyor.

TÜSAD Mesleki ve Çevresel Solunum Hastalıkları-İş Sağlığı Çalışma Grubu, asbeste maruz kalmanın 40 yıl sonra bile kansere yol açabildiğine dikkat çekti.

Brezilya’dan İzmir Aliağa’daki gemi söküm tesislerine gelecek olan Brezilya donanmasına ait Nae Sao Paulo adlı gemi ile ilgili tartışmalar devam ederken, uzman hekimlerden uyarı geldi.

Bünyesindeki 5,000’e yakın doktor üyesi ile akciğer sağlığı konusunda faaliyet gösteren TÜSAD (Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği), gemi sökümü ile açığa çıkacak asbestin olası etkilerine dikkat çekti.

TÜSAD Mesleki ve Çevresel Solunum Hastalıkları-İş Sağlığı Çalışma Grubu, “Asbest akciğer ve plevra kanserinin yanı sıra pek çok kansere neden olurken, maruz kaldıktan 40 yıl sonra dahi etkisi görülebiliyor” dedi.

Söylendiği kadar olmasa bile asbestli!

Çevre Bakanlığı tarafından “900 ton değil, 9.6 ton asbest olduğu” açıklanan gemiye ilişkin tartışmaları sağlık açısından değerlendiren TÜSAD Mesleki ve Çevresel Solunum Hastalıkları-İş Sağlığı Çalışma Grubu Başkanı Uzm. Dr. Nur Şafak Alıcı, “Söylendiği kadar olmasa dahi asbestli malzeme kullanılmış bir söküm işi yapılacağı bir gerçektir” dedi.

Asbestin “lifsi yapıdaki doğal fibröz silikatların” genel adı olduğunu ifade eden Alıcı, ortalama büyüklükte bir geminin 7 tona kadar asbest içerdiğini belirterek, şu bilgileri verdi:

“Bu lifsi tozların solunum yolu ile akciğerlerde birikme riski var. Esnek, yanmaz, sürtünme ve aşınmaya karşı sağlam, kimyasallara dayanıklı, termal ve elektrik iletkenliğinin düşük olması nedeniyle izolasyon malzemesi olarak değerlendirilen asbest, 1987’den bu yana Grup IA (İnsanlar için kesin kanserojen) olarak tanımlanıyor, halk ve çevre sağlığı için uzun vadeli etkileri olan ciddi çevresel hasarlar yaratıyor.

“Bu açıdan NAe Sao Paulo gemisiyle kamuoyunun gündemine gelen gemi söküm faaliyetleri hem çevresel hem iş güvenliği hem de halk sağlığı için büyük risk oluşturuyor. Sökümle beraber asbestin yanında başka kanserojen ve toksik maddeler de açığa çıkıyor. Akciğer ve plevra kanseri dışında larenks, özefagus, mide ve kolon kanserine neden olabilen asbest, maruziyetten 40 yıl sonra bile kanser oluşturabiliyor.”

Kanserojen maddeler açığa çıkıyor

TÜSAD Mesleki ve Çevresel Solunum Hastalıkları İş Sağlığı Çalışma Grubu Üyesi Doç. Dr. Ayşe Coşkun Beyan ise dünyadaki gemi söküm işlemlerinin yüzde 90’ının Bangladeş, Çin, Hindistan, Pakistan ve Türkiye’de yapıldığına vurgu yaparak, bu faaliyetlerin etkilerini şöyle özetledi:

“Dünyada yaklaşık 90.000 gemi mevcut ve bir geminin ortalama ömrü 20-25 yıl. Her yıl hurdaya ayrılan büyük gemilerin ortalama sayısı 500-700 civarında. Gemi sökümü, çoğunlukla kayıt dışı sektörde gerçekleştirilen ve nadiren güvenlik kontrollerine veya denetimine tabi olduğundan tehlikeli çalışma ortamları yaratıyor.

“Gemi söküm işlemi ile asbestin yanı sıra PCB’ler, PVC’ler, PAH’lar, TBT, cıva, kurşun, izosiyanatlar ve sülfürik asit gibi büyük miktarlarda kanserojen ve toksik maddeler açığa çıkıyor. İşçilerin sağlığına zararlı etkilerinin yanı sıra, gemi söküm faaliyetlerinin kirletici etkisi de çok fazla. Asbest ve diğer toksik maddeler toprağa ve kıyı sularına da atılır. Tersanelerin çoğunda kirliliği önleyecek atık yönetim sistemleri veya tesisleri bulunmadığından, gemi sökümü çevreye, balıkçılığa, tarıma, floraya zarar verir.”

TÜSAD hakkında

Göğüs hastalıkları alanında ülkemizin ilk bilimsel meslek kuruluşu olarak 22 Haziran 1970 yılında İstanbul’da kurulan Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD), halen Türkiye genelindeki 5,000’e yakın üyesi ile “halkın akciğer sağlığını korumak” amacı doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor.

Toplumsal ve mesleki eğitimi, araştırmaları destekleyerek halk sağlığının korunmasına yönelik faaliyetler yürüten TÜSAD, “Tükenmeyen bir nefesle” sloganı ile 52 yıllık geçmişinde 43 ulusal kongre, sayısız bilimsel toplantı, sempozyum, iki dünya kongresi ile bilinçlendirme ve farkındalık projelerine imza attı.

ASBESTLİ GEMİ HAKKINDA TÜSAD AÇIKLAMASI

Yakın zamanda Brezilya’ya ait hurda NAe São Paulo savaş-uçak gemisinin Aliağa gemi söküm tesislerine getirildiği haberi ile ülkemizde hem halk sağlığı uzmanları hem de çevre sağlığı uzmanları çeşitli hususlarda açıklamalar yapmış ve yapmaktadır.

Biz de TÜSAD Mesleki ve Çevresel Solunum Hastalıkları-İş Sağlığı Çalışma Grubuolarak konunun önemine ve az bilinen teknik bir konu olmasına istinaden aşağıdaki bilgilendirme metnini hazırlamış bulunuyoruz.

Söküm işini alan şirketin iddia edildiği kadar çok asbest yok iddialarına karşı günün sonunda iddia edildiği kadar olmasa dahi asbestli malzeme kullanılmış bir söküm işi yapılacağı bir gerçektir.  Gemi söküm işi hakkında sizlere kısaca bilgi vermek isteriz.

Gemi Söküm İşi Nedir? Tehlikeli midir?

Dünyada yaklaşık 90.000 gemi mevcuttur ve bir geminin ortalama ömrü 20-25 yıldır. Her yıl hurdaya ayrılan büyük gemilerin ortalama sayısı 500-700 civarındadır.

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)’ ya göre, dünyada gemi söküm işlemlerin yüzde doksanı Bangladeş, Çin, Hindistan, Pakistan ve Türkiye’de yapılmaktadır.

Gemi söküm işi, gemilerin yapısal karmaşıklığı nedeniyle zor bir süreçtir ve birçok çevresel, güvenlik ve sağlık tehlikesi barındırır. Çoğunlukla kayıt dışı sektörde gerçekleştirilir ve nadiren güvenlik kontrollerine veya denetimine tabidir. İşçiler genellikle kişisel koruyucu donanımdan yoksundur. Yetersiz güvenlik kontrolleri, kötü izlenen iş operasyonları ve yüksek patlama riski çok tehlikeli çalışma durumları yaratır.

İşçilerin sağlığına zararlı etkilerinin yanı sıra, gemi söküm oldukça kirletici bir endüstridir. Ortalama büyüklükteki bir gemi 7 tona kadar asbest içerir. Ancak asbest tek tehlike de değildir. Büyük miktarlarda kanserojen ve toksik maddeler (PCB’ler, PVC’ler, PAH’lar, TBT, cıva, kurşun, izosiyanatlar, sülfürik asit) çalışanları etkilemekle kalmaz, aynı zamanda toprağa ve kıyı sularına da atılır. Tersanelerin çoğunda kirliliği önleyecek atık yönetim sistemleri veya tesisleri bulunmadığından, gemi sökümü çevreye, balıkçılığa, tarıma, floraya zarar verir. Halk ve çevre sağlığı için uzun vadeli etkileri olan ciddi çevresel hasarlara neden olur.

 Asbest Nedir? Neden tehlikelidir?

Asbest, lifsi yapıdaki doğal fibröz silikatların genel adıdır yani solunum yolu ile akciğerlerde birikebilen lifsi bir tozdur. Esnek, yanmaz, sürtünme ve aşınmaya karşı dayanıklı, kimyasallara dayanıklı, termal iletkenliği ve elektrik iletkenliği düşük olmaları nedeniyle çok iyi izolasyon malzemeleridir bu nedenle “çözünmeyen, ölümsüz, yanmaz” anlamına gelen asbest olarak adlandırılmıştır.

Maruziyeti, uzun sessiz dönemlerden sonra, özellikle akciğeri ve plevrayı etkileyen çok sayıda hastalıkla ilişkilendirilmiştir.

Ayrıca 1987’den beri DSÖ tarafından tüm alt tipleri Grup IA kanserojen olarak tanınmaktadır. Mezotelyoma yani akciğer zarı kanseri riskinin olmadığı güvenli bir eşik sınır değer yoktur. Maruziyetten 40 yıl sonra bile kanser geliştiği bilinmektedir. Akciğer ve plevra kanseri dışında larenks, özefagus, mide ve kolon kanserine neden olmaktadır.

İş yeri ortam gözetimi, ortam ölçümleri ve çalışanların kişisel maruziyet ölçümleri yapılarak risk değerlendirmesi yapılmalıdır. İş yerinde gerekli teknik ve mühendislik önlemleri alınmalıdır. Ülkemizde 25.01.2013 tarihli ve 28539 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanan “Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik” gereği; iş yeri havasındaki asbest konsantrasyonunun, sekiz saatlik zaman ağırlıklı ortalama (TWA) değerinin 0,1 lif/cm3’ü geçmemesi gerekmektedir. Ancak mühendislik önlemleri sürdürülmelidir.

Asbest söküm uzmanlığı eğitimi almayan ve belgesi olmayan kişiler asbestli malzeme söküm, yıkım, tamir ve bakımında çalıştırılamaz. İş yeri kuruluş aşamasında birincil korunma önlemlerinin alınarak çalışma izinlerinin verilmesi önemlidir.

Endüstriyel hijyen çalışmaları, üretim süreçlerinin izolasyonu, havalandırma ve ıslak işleme teknikleri maruziyeti azaltır. Yeterli uyarı levhaları konulmalıdır. 18 yaş altındakiler asbestli işlerde çalıştırılmamalıdır. Sigara bıraktırılmalıdır. Uygun kişisel koruyucular kullanılmalıdır.

Konu ile ilgili ulusal ve uluslararası düzenlemeler

ILO’nun konu ile ilgili hazırladığı yönergeler bulunmaktadır: Gemi sökümde güvenlik ve sağlık: Asya ülkeleri ve Türkiye için kılavuzlar, ayrıca ILO, Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO; International Maritime Organization) ve UNEP’in Basel Sözleşmesi, kendi yetki alanları dahilinde bu alandaki çeşitli konuları ele almak için kılavuzlarını oluşturmuş ve faaliyetlerini ve iş birliğini koordine etmek için ortak bir çalışma grubu kurmuştur.

Ülkemizde asbest söküm işlemleri için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü tarafından belli dönemlerde “Asbest Söküm Uzmanlığı” eğitimleri verilmektedir. Konu ile ilgili detaylar ve güncek Asbest söküm uzmanları listesine linkten erişebilirsiniz (https://www.csgb.gov.tr/isgum/contents/hizlierisim/asbestsokum/) Yine Bakanlık tarafından oldukça kapsamlı bir “Asbestle Çalışmalarda İş Sağlığı ve Güvenliği Rehberi” yayımlanmıştır. (https://www.csgb.gov.tr/media/51604/asbestle-calismalarda-is-sagligi-ve-guvenligi-uygulama-rehberi_05082019.pdf).

Konuyla ilgili yasal esas temel yasal düzenlemeler:

Sonuç olarak hem kamu hem çalışan sağlığını tehdit edebilme potansiyeli olan gemi söküm işinin ne kadar özellikli ve uzmanlık gerektiren bir iş olduğu ortadadır. Uygulayıcı ve denetleyicilerin olması gereken tüm önlemler ile bu faaliyeti yürütmesi ve bu konuda şeffaf bir politika izleyerek süreci kamuoyu ile paylaşması önemli ve gereklidir.



Uzm. Dr. Nur Şafak Alıcı

TÜSAD Mesleki ve Çevresel Solunum Hastalıkları-İş Sağlığı Çalışma Grubu

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here