TelgrafHaber:Eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında bulunduğu 108 kişinin yargılandığı “Kobani davası”nda sanık avukatlarının usule ilişkin itirazlarını reddeden Mahkeme Başkanı, iddianamenin okunmasına karar verdi. Mahkeme Başkanı, sanık avukatlarının itirazlarına, Demirtaş’ın “Biz kimseden korkmuyoruz” sözüne atıf yaparak yanıt verdi, “Biz de kimseden korkmuyoruz, bağırıp, çağıra bilirsiniz” dedi. Duruşmaya Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla cezaevinden katılan Demirtaş, “128 milyar dolar nerede?” yazılı kağıdı kameradan gösterdi.
Yargılanan sanıklardan tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Edirne F Tipi Cezaevi’nden; Ali Ürküt, Ayhan Bilgen, Nazmi Gür, Cihan Erdal Sincan Cezaevi’nden; Emine Ayna Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nden; eski HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ Kandıra 1 No’lu Cezaevi’nden; tutuksuz sanık Sırrı Süreyya Önder İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesi’nden; Ahmet Türk Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nden SEGBİS ile duruşmaya bağlandı. Duruşma salonuna Sebahat Tuncel, Ayla Akat Ata, Bircan Yorulmaz, Emine Beyza Üstün ve diğer sanıklar duruşma salonuna getirildi.
MAHKEME BAŞKANI ‘İYİ NİYET’, TUNCEL ‘HUKUK’ DEDİ
Sanık avukatları ile Mahkeme Başkanı arasında bütün avukatların duruşmayı izlemesi konusunda çıkan tartışmanın ardından sanık avukatları duruşma salonunu terk etti. Başkan, sanık avukatları olmadan sanıkların kimlik tespitini yapmaya çalıştı ancak sanıklar avukatları olmadan kimlik tespiti için sorulan sorulara yanıt vermedi. Eski HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ konuşurken mahkeme başkanı, mikrofonun sesini kapattı. Buna duruşma salonunda bulunan Sebahat Tuncel itiraz etti. Tuncel, “Eş Başkanımızın sesini kapatamazsınız” diyerek, avukatlar olmadan kimlik tespitinin yapılamayacağını söyledi. Mahkeme Başkanı, iyi niyetini gösterdiğini dile getirdi. Tuncel, “İyi niyetle gitmez bu iş, hukukla gider. Hukuk hepimizi bağlar. Siz kendi hukukunuza uymuyorsunuz. Benim avukatlarımın burada olması gerekiyor” diyerek tepkisini sürdürdü. Mahkeme Başkanı, Tuncel’in mikrofonunun da sesini kapattı. Sanıklar ve HDP’liler, “Savunma hakkı engellenemez” sloganı attı. Duruşma salonundaki sanıklar mahkeme başkanına sırtını döndü.
Mahkeme Başkanı, kimlik tespitine Gürsel Yıldırım’la devam etti, Yıldırım Kürtçe yanıt verdi. Yıldırım’ın konuşmasını mahkeme salonundaki çevirmen Kürtçe’den Türkçe’ye çevirdi. Sanık Nazmi Gür, kimlik tespiti yapmak isteyen Mahkeme Başkanı’nı, “hukuka davet etti”. Başkan ise “Davetinize icabet edeceğiz” dedi.
MAHKEME BAŞKANI: “CEZA YARGILAMA USULÜNÜ İYİ BİLMEDEN GEÇSEM DE..”
Eski HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, kimlik tespiti sırasında Mahkeme Başkanı’na tepki gösterdi ve sesini yükseltmemesini istedi. Demirtaş, Türkiye’nin üçüncü büyük partisi olduklarını ve çocuk olmadıklarını dile getirdi. Mahkeme Başkanı, “Biz çocuk muyuz, bize bağırmaya hakları var mı?” diye sordu. Demirtaş duruşma salonunda sanık avukatlarının bulunmadığını hatırlatarak, kimlik tespiti sırasında avukatların olması gerektiğini vurguladı. Mahkeme Başkanı, “Gelsinler işte, engellemiyoruz ki kimseyi” diye yanıt verdi. Demirtaş, “yargılama yapılıyormuş gibi yapılmak istendiğini” ifade etti. Mahkeme Başkanı, yargılama usulünü bildiğini kaydederek, “Her ne kadar dördüncü sınıfta ceza yargılama usulünü iyi bilmeden geçsem de sonradan öğrendiğimi düşünüyorum” diye konuştu.
Mahkeme Başkanı, itirazını sürdürmesin üzerine Demirtaş’ın da mikrofonunu kapattı. Demirtaş, “Değil size cevap vermek, günahımızı vermeyiz” dedi. Mahkeme Başkanı, “Biz de almayız” diye yanıt verdi.
“İDDİANAME SİYASİ TASFİYE ARACI OLARAK DÜZENLENMİŞ”
Sanık avukatları müştekilerin kimlik tespiti yapılırken duruşma salonuna geri döndü. Mahkeme Başkanı’nın 1 saat ara verdiği duruşmanın ardından sanık avukatları kimliklerini beyan etti. Demirtaş, Yüksekdağ’ın avukatı Mesut Beştaş, yargılama usulüne ilişkin beyanda bulundu. Beştaş, sabah duruşmaya girerken avukatların içeriye alınmadığını hatırlatarak, “Sayın mahkemenizin şu ana kadarki yaklaşımı adil yargılama konusundaki endişelerimizi artırdı” dedi. Beştaş, mahkeme başkanının tutumun eleştirerek, iddianameye ilişkin şunları söyledi:
“Yargılamaya konu edilmeyecek birçok hususu barındırıyor. Usul açısından herhangi bir şahıs hakkında soruşturma başlatıldığında aynı olayla ilgili olarak ikinci kez soruşturma başlatılamaz. Velev ki gözden kaçmış ise de ilk soruşturmayla birleştirilmesi gerekiyor. İddianamede adı geçenler hakkında birçok davalar açılmışken, bu iddianame siyasi tasfiye aracı olarak düzenlenmiş. Gerek soruşturma aşamasında gerek de şu anda yürüttüğümüz kovuşturma aşamasında adil yargılamayı ortadan kaldıran konularla karşı karşıyayız.”
MAHKEME BAŞKANI: “BİZ DE KİMSEDEN KORKMUYORUZ”
Mahkeme Başkanı, avukat Beştaş’ın usul eleştirisine Selahattin Demirtaş’ın kimlik tespiti sırasında söylediği “Biz kimseden korkmuyoruz” sözüne atıfla yanıt vererek, “Biz de kimseden korkmuyoruz, bağırıp çağırabilirsiniz” dedi.
Yüksekdağ’ın avukatı Ezgi Güngördü, Demirtaş’tan sonra Yüksekdağ’ın da Mahkeme Başkanı’nın sabahki tutumuna ilişkin söz alacağını belirtti. Mahkeme Başkanı, HDP Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmaz ve Van Barosu Kadir Kuteri’nin duruşma salonunda cep telefonuyla kayıt yaptığını bildirerek, bunu tutanağa yazdırdı.
MAHKEME BAŞKANI PROTESTO EDİLDİ
Mahkeme Başkanı, duruşma savcısının da mütalaası doğrultusunda sanık avukatlarının usule ilişkin itirazları ve Demirtaş, Yüksekdağ ve Tuncel’e söz verilmesi reddine karar verdi. Mahkeme Başkanı, ayrıca sanık avukatlarının reddi hakim talebini yazılı olarak yapabileceğini de kaydederek, reddi hakim talebini de reddetti. Mahkeme Başkanı, iddianamenin okunmasını istedi. Bu sırada sanık avukatları önlerindeki masalara vurarak Mahkeme Başkanı’nı protesto etti. İddianame okunurken duruşmaya SEGBİS ile bağlanan Demirtaş ve Yüksekdağ “Söz istiyoruz” yazılı kağıdı kameraya gösterdi.
“128 MİLYAR DOLAR NEREDE?”
Demirtaş ayrıca, Merkez Bankası rezervleri ile ilgili tartışmaya gönderme yaparak “128 milyar dolar nerede?” yazılı kağıdı da SEGBİS kamerasından gösterdi.
Ankara Barosu Avukat Hakları Merkezi duruşma salonunda Mahkeme Başkanı ve sanık avukatları arasında yaşananlarla ilgili tutanak tuttu.
