Geçtiğimiz gün Konya, Meram’da katledilen Dedeoğlu ailesinin akrabaları yaşanan katliamın ardından geldikleri evin önünde polisler tarafından saldırıya uğradı.
Yaşadıklarını anlatan Harun Rıfatoğlu, amcalarının katledilmesi ardından içeri girmek istediklerini ancak polisin izin vermediğini anlattı. Rıfatoğlu, “Katledilenler amcam ve teyzemdir. Komşumuz bize eve baskın düzenlendiğini söyledi. Evin etrafını polisler çevirmişti. Ben amcam ve teyzemi görmek istedim. İki copla vurdular, yere düştüm, kalktım. ‘Kim vurdu’ diyerek tepki gösterdiğimde 10-15 kişi üzerime çullandı” dedi.
“Kürt olduğumuz için terörist diyorlar”
“Cenazelerimiz var ama darp edilen ve kelepçe vurulan da biziz” diye isyan eden Rıfatoğlu, şöyle devam etti: “Kürt olduğumuz için ‘terörist’ diyorlar. 7 can gitti. Bunu yapanlara bir şey demiyorlar. Bir kişinin hafif canını acıtsam bana ‘terörist’ derler. Olayın ilk günü bu ülkede adalet olmadığına inandım. 28 yaşındayım, bu ülkeden hiçbir beklentim kalmadı.”
Soylu geliyor diye aileye GBT yapmak istemişler
Katledilen Yaşar Dedeoğlu’nun yeğenlerinden biri de polisin ellerine ve kafasına coplarla vurduğunu anlattı. İsmini vermek istemeyen bir kişi, şiddete uğradığını ve polis aracına konulduğunu söyledi.
Ailenin bir yakını da dün gece İçişleri Bakanı Süleyman Soylu geldiğinde kendilerine Genel Bilgi Taraması (GBT) yapılmak istendiğini, tepki göstermeleri üzerine yapılmadığını dile getirdi.
Polislerin katliam yerinde görüntü alan kişilerin telefonlarına el koyduğu ve görüntüleri sildiği iddia edildi.
Taziyelerine dün gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya da yaşadıklarını anlattıklarını dile getiren Rıfatoğlu, “4 aydır tehlikedeyiz, tehdit altındayız. Hiç kimse umursamadı. Ben anlattım, ‘Sorumluluk benim’ dedi. Kaç yıldır sorumluluk onda, ne yaptılar” diye sordu.