Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, 29 Ocak tarihli Cumhurbaşkanı kararnamesiyle görevinden alındı, yerine kendisinden önceki Adalet Bakanı Bekir Bozdağ yeniden atandı.
Üçüncü kez Adalet Bakanlığı’na getirilen Bozdağ 2013 yılında Hatay Büyükşehir Belediye başkan adaylığı nedeniyle görevinden ayrılmış ve yerine Sadullah Ergin bu göreve atamıştı. Kasım 2015’te tekrar Adalet Bakanlığı görevine getirilen Bozdağ, Temmuz 2017’ye kadar Adalet Bakanı olarak görev yapmış ve bu tarihte yerini dün gece görevden alınan Abdulhamit Gül’e bırakmıştı.
Gelen de şükran duydu, giden de
Abdulhamit Gül, kişisel Twitter hesabından yaptığı açıklamada “Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle 19 Temmuz 2017 tarihinden beri sürdürdüğüm Adalet Bakanlığı görevinden ayrılmış bulunuyorum. Kendilerine görevden af talebimi kabulleri için şükranlarımı arz ediyor, yeni Adalet Bakanımız Sayın Bekir Bozdağ’a başarılar diliyorum” ifadelerine yer verdi.
Göreve yeniden atanan Bekir Bozdağ da “Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanı görevini şahsıma emanet eden Cumhurbaşkanımız Sn.R.Tayyip Erdoğan’a takdir/tensipleri için şükranlarımı sunuyorum Adalet Bakanımız Abdülhamit Gül kardeşime hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum Allah yardımcımız olsun” diyerek tek adama şükranlarını ifade etti.
Görevden alınabileceği konuşuluyordu
Süleyman Soylu’nun, Gül’ün ‘görevinde pasif kaldığı’ yönünde şikayetlerinin olduğu şeklindeki iddialarla birlikte zaman zaman Soylu-Gül güç denklemiyle adı gündeme gelen Abdulhamit Gül’ün bir gece yarısı kararnamesiyle görevden alınabileceği bir süredir konuşuluyordu.
Bakan değişikliğiyle aynı gece çıkarılan ‘Sansür Genelgesi’
İktidarın MHP kanadının “yargının adli vakalarda sürecin hızlı yürütülmediği” şeklindeki eleştirilerinin bulunduğu daha önce basına yansımıştı. Adalet Bakanının değiştirilmesiyle birlikte aynı gece sosyal medya dahil olmak üzere basın ve yayın kurumları üzerindeki “müeyyide” baskısını arttıran sansür genelgesinin Erdoğan’ın imzasıyla çıkarılması dikkat çekti.
