“Yunanistan ve Türkiye’nin karşılıklı olarak birbirlerini düşmanlaştıran silahlanma yarışı, ağır askeri harcamaları ve saldırgan tutumlarındaki ısrarı barış ve işbirliği konularını zorlaştıran önemli bir faktördür.”
Yunanistan, Türkiye ve Kıbrıs’taki vicdani retçi örgütler, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’e yönelik açık bir mektup yayımladı.
7 Aralık’ta, Yunanistan’ın başkenti Atina’da düzenlenecek Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi kapsamında bir araya gelecek Erdoğan ve Miçotakis için yayımlayan mektupta Yunan Vicdani Retçiler Derneği, Vicdani Ret İzleme İnisiyatifi ve Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi bölgede barış ve vicdani ret hakkının tanınmasına/eksiksiz uygulanmasına yönelik çağrılarda bulundu.
Mektupta “Yunanistan, Türkiye ve Kıbrıs’tan antimilitarist vicdani ret örgütleri olarak, vicdani reddin bir insan hakkı olarak tanınmasını ve barışı destekleyen, askeri olmayan alternatif hizmet seçeneğine (hastaneler, sosyal bakım hizmetleri, doğal ya da insan eliyle yaratılmış felaketlerde destek sağlamak gibi kamu yararına olan hizmetler) evrensel ve ayrımcı olmayan bir karakterde erişim sağlanmasını savunuyoruz,” dendi.
Gerilimi düşürme çağrısı
Yayımlanan mektupta, son beş yılda Yunanistan ve Türkiye hükümet harcamalarının yüzde 7,5’ini askeri harcamalara ayırdığına ve iki ülkenin de 2024 bütçelerinde artış planlandığa dikkat çeken örgütler, “Militarizasyonun belki de en göze batan yönü, zorunlu askerlik hizmetinin devam etmesidir. Bize göre bu uygulama toplumlarımıza iki ciddi darbe vurmaktadır,” dedi.
Örgütler mektubun devamında Türkiye ve Kıbrıs’ın kuzeyindeki yetkilileri uluslararası insan hakları standartları ve içtihatlarının gerektirdiği şekilde vicdani ret hakkını tanımaya ve vicdani retçilerin maruz kaldığı hak ihlallerini ortadan kaldırmaya, Yunanistan ve Kıbrıs yetkililerini de benzer şekilde vicdani reddi bir insan hakkı olarak tanımaya, adil ve erişilebilir bir alternatif sivil hizmet sunmaya çağırdı.
Yayımladıkları açık mektupta Kıbrıs’ta ara bölgedeki gerginliğe dikkat çeken üç örgüt, söz konusu sürecin silahlı çatışmaya doğru gittiğini ve bölgede endişeye yer açtığını belirtirerek “Tüm taraflara gerilimi düşürme çağrısında bulunuyoruz; 50 yılın ardından Kıbrıs’ta askersizleştirmenin artık başlaması gerektiğine inanıyoruz,” dedi.
