Haziran direnişi sırasında Okmeydanı’nda, 16 Haziran 2013’te başına gaz kapsülü atılarak katledilen ve 269 gün sonra tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitiren Berkin Elvan’ın öldürülmesine ilişkin davada gerekçeli karar açıklandı. Gerekçede “Olası kastla öldürmek” suçundan 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılan polis Fatih Dalgalı’nın “atışı sektirerek, hedef gözetmeksizin değil, nişan alarak ve yere paralel olarak yapıldığı, atış neticesinde eşzamanlı olarak maktulün yere düştüğü anlaşılmıştır” denildi.
İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi, yurt dışına çıkış yasağı konulan polis Fatih Dalgalı ile ilgili 303 sayfalık gerekçesinin yazımını tamamladı. Kararda, Berkin Elvan’ın ZET tüfeği olarak tabir edilen gaz tüfeğinden çıkan gaz fişeği kapsülünün başına isabet etmesi sonucu öldüğünün sabit görüldüğü belirtildi.
Sanık polis Fatih Dalgalı’nın “Göz Yaşartıcı Gazlar ve Gaz Maskelerini Kullanım Kursu” aldığı, bu konuda deneyimli olduğu ifade edilen kararda, sanığın suçlamayı reddettiği, ilk ifadesinde kendisine ZET silahı verildiğini ancak kullanıp kullanmadığını hatırlamadığını, mahkemedeki ilk celsede ise görevlendirme listesinde gazcı olarak yazıldığını, ancak kendisinin dışında grupta başka gazcı personellerin de bulunduğunu söylediği yer aldı.
“Savunmaları cezadan kurtulmak için”
Kararda, “Sanığın savunmalarının suçtan ve cezadan kurtulmaya matuf, gerçeği yansıtmayan soyut savunmalar olarak kaldığı, sanığın aşamalarda kendi içinde tutarlı olmayan anlatımlarda bulunduğu, bu savunmalarının kamera kayıtları, tanık beyanları, bilirkişi raporları ve HTS kayıtları ile uyumlu olmadığı” vurgulandı. Kararda, tanık beyanları ve kamera kayıtları bir bütün olarak değerlendirildiğinde maktulün ölümüne neden olan atış yapan polis memurunun görüntülerdeki sağ kolu sargılı kişi olduğu ve bu kişinin de sanık F.D. olduğunun anlaşıldığı belirtildi.
“Atış sırasında polise saldırı yoktu”
Raporlara göre sanık tarafından gaz tüfeğiyle yapılan atışın İçişleri Bakanlığı’nın genelgesinde belirtildiğinin aksine 45 derecelik bir eğimle, hedef gözetmeksizin ve yere paralel olmayacak şekilde yapılmadığı, sanığın atış yaparken başını sağa doğru hafifçe eğerek, yere sektirmeden doğrudan atış yaptığı da kaydedildi. Son raporda atışın ani bir şekilde yapıldığı belirtilmiş ise teknik olarak her atışın ani olduğu, olayın saat 07.00 sularında gerçekleştiği, herhangi bir kargaşanın, polise karşı bir saldırının veya direnişin olmadığı, gece boyu süren olayların dinmiş olduğu, ortamın an itibari ile artık sakinleşmiş olduğu da anlatıldı. Gerekçede, “Sonuç olarak raporlarda bahsi geçen ikinci ZET polisinin sağ kolu sargılı sanık F.D. olduğu ve ikinci ZET polisi tarafından bu atışın yapıldığı ve atışın sektirerek, hedef gözetmeksizin değil, nişan alarak ve yere paralel olarak yapıldığı, atış neticesinde eşzamanlı olarak maktulün yere düştüğü anlaşılmıştır” ifadesi kullanıldı.