Hayvanseverler: Şiddetin arkasında örgütlü nefret dili var

İZMİR – Sokak köpeklerine karşı artan şiddetin arkasında örgütlü nefret dili olduğunu söyleyen hayvanseverler, toplumun ezilen kesimlere karşı yönelen şiddete karşı örgütlü sokak mücadelesi çağrısı yaptı. Sokak hayvanlarına karşı artan nefret dili Türkiye’nin dört bir yanında şiddete dönüştü. Neredeyse her gün köpeklere yönelik şiddet vakaları ile karşı karşıya kalırken, şiddet artık bireysel olmaktan çıkarak örgütlü bir hal …

Yoksa siz Şebnem Korur Fincancı’nın Kim Olduğunu Bilmiyor Muydunuz!- Celal Başlangıç

Bahreyn’de bir gencin cesedi bulunmuştu denizde. Polise göre boğulmuştu. Ancak ailesi ısrarlıydı işkenceyle öldürüldüğünde. Çünkü önce gözaltına alınmış, sonra da “boğuldu” diye denizden çıkartılmıştı cesedi. Polis “Gözaltına bile almadık” diyordu Verdiği işkence raporları nedeniyle Şebnem Korur Fincancı’yı Türkiye’de bir zamanlar “devlet düşmanı” ilan edenler şimdi ne yapacak acaba? Olsa olsa artık “Dünyada işkence yapan bütün …

Tuğluk’a savunma işkencesi: Düşman hukuku uygulanıyor

ANKARA – Kobanê Davası’nda mahkeme heyetinin demans hastası Aysel Tuğluk’u savunma yapmaya zorlamasını “işkence” olarak değerlendiren siyasetçiler, “Düşman hukuku uygulanıyor. Kendilerine yakışan bir ama insanlığa yakışmayan bir hareketti” diye belirtti.   Kobanê Davası’nın 1 Ağustos’ta görülen duruşmasında, demans hastası tutuklu siyasetçi Aysel Tuğluk mahkemeye Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlatılarak, savunma yapması istendi. Konuşamayan, kendini …

Cezaevindeki işkence belgelendi: Darp edildi, sürüklendi, su dökülen hücreye çıplak konuldu

ADANA – Adana Kürkçüler E Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Şehmuz Emen, gardiyanlar tarafından işkence gördü, zeminine su dökülen hücreye çıplak bir şekilde konuldu. Emen’in yaşadıkları kamaralara yansırken, işkence yapan gardiyanlar hakkında iki ayrı dava açıldı.  Adana Kürkçüler E Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki adli tutuklu Şehmuz Emen, 22 Şubat’ta sayım sırasında gardiyanlara hastane sevk için yaptığı başvurunun akıbetini sorduğu için kameralar önünde işkence gördü. Zeminine su dökülen ve çıplak bir şekilde hücreye konulan Emen’in darp sonucu kulağında işitme, gözüne ise görme kaybı oluştu.

   GARDİYANLAR HAKKINDA İKİ AYRI DAVA  Emen’in, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı suç duyurusu sonrası gardiyanlar hakkında iki farklı soruşturma başlatıldı. Soruşturmanın ardından Emen, Adana Kürkçüler 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edildi. Savcılık, gardiyanlar Caner Güney ve Halit Arıkan hakkında, “Zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması” ve “Basit yaralama” suçundan iddianame hazırlarken, Adana 23’üncü Asliye Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul ederek, gardiyan Güney ve Arıkan hakkında dava açtı. Davanın ilk duruşması 13 Ekim’de görülecek.  Savcılık ikinci soruşturmasında ise gardiyanlar Çağatay Şimşek, Hasan Gökçe, Hidayet Cankurt, Reşit Deprem ve Yücel Moralı hakkında “İşkence yapmak” suçundan iddianame hazırlarken, Adana 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul ederek, Şimşek, Gökçe, Cankurt, Deprem ve Moralı hakkında dava açtı. Davanın ilk duruşması 28 Eylül’de görülecek. Savcı iddianamede, Emen’in şikayeti üzerine 24 Şubat 2022’de soruşturma başladığını belirtip, Emen’in ifadesine yer verdi. Emen ifadesinde, sayım esnasında yaşanan bir tartışma sonrası gardiyanların kendisini yere yatırarak odadan dışarı çıkardığı ve daha sonra darp edildiğini anlattı. Emen, ifadesinin devamında; D-20 1’inci kat 2’nci odaya çıplak bir şekilde sadece alt iç çamaşırı ile konulduğunu, yine odada yatak olmadığını ve yerlerin gardiyanlar tarafından ıslatıldığını ve kendisine “geç içeri lan, ıslak yerde otur” denildiğini, söz konusu olay sebebiyle şikayetçi olduğunu belirtti.

  İŞKENCE BİLİRKİŞİ RAPORUNDA 

 İddianamede, kamera kayıtlarına yansıyan işkence görüntülerine dair hazırlanan bilirkişi raporuna da yer verildi. Raporda şu bilgiler yer aldı: “6 İKM’nin (infaz ve koruma memuru) kamera görüş açısına giriş yaparak geldikleri ve oda kapısının kilidini açtıkları, 4 İKM’nin oda içerisine girdiği, 1 İKM’nin kapıda beklediği, diğer 1 İKM’nin ise yan taraftaki oda kapısına gittiği ve kapı önünde beklediği tespit edilmiştir. Kapıda beklemekte olan İKM-1’in panik hareketler sergilemeye başladığı ve kameraya doğru eliyle hareket yapıp, diğer İKM’leri çağırdığı anlaşılmaktadır. Daha sonra oda içerisine girdiği tespit edilmiştir. Odaya giriş yapan İKM’lerin müşteki Şehmuz Emen olduğu değerlendirilen hükümlü/tutuklu şahsı yüzüstü olacak şekilde yerde sürükler vaziyette odadan çıkardıkları, İKM-2’nin sağ elini kullanmak suretiyle yerde yatar vaziyetteki müştekinin yüzünün sağ tarafına tokat attığı tespit edilmiştir. İKM’nin hep birlikte müştekinin üzerine doğru eğilmelerinden dolayı müştekinin yerdeki hal ve hareketlerinin kamera görüş açısı dışında kaldığı, İKM-3’ün sağ ayağını kullanmak suretiyle müştekiye tekme attığı, İKM-3’ün yere eğilerek müştekinin kafa kısmına doğru yaklaştığı tespit edilmiştir. 

TEKMELEDİLER 

 İKM-4’ün sağ ayağını kullanmak suretiyle müştekiye 2 kez tekme attığı tespit edilmiştir. Diğer İKM’lerin koşarak olay yerine geldikleri esnada ellerini havaya kaldırıp sallayarak (yapmayın dercesine) olay yerindeki İKM’lere bir şeyler söyledikleri, olay yerindeki İKM sayısının 12’ye yükseldiği tespit edilmiştir. İKM’lerin müştekiyi yerden kaldırdıkları ve kollarını arkadan tutup başını öne eğik vaziyette tutmak suretiyle koridorda yürüterek götürdükleri ve ağzını kapatarak götürmeye başladıkları tespit edilmiştir. KIYAFETLERİNİ ÇIKARDILAR 

 İKM’lerin müştekiyi demir parmaklıklı kapı önüne getirdikleri, fakat oda içerisine götürmeyip kapı önünde duracak şekilde kamera görüş açısı dışında beklettikleri, İKM5’in oda içerisine girdiği ve oda içerisindeki yatak, örtü gibi eşyaları oda dışına çıkardığı tespit edilmiştir. Müşteki şahsın kıyafetlerini oda dışında bırakarak üzerinde sadece baksır (iç çamaşırı) ve ayağında çorap olacak şekilde odaya girdiği, İKM-5’in hala oda içerisinde olduğu tespit edilmiştir.  

YERE SU DÖKTÜLER 

 Müştekinin oda içerisine giriş yapması akabinde İKM-5’in içerisinde su olabileceği değerlendirilen 5 litrelik şişeyi eline aldığı ve şişe içerisindeki sıvıyı oda içerisinde yerlere döktüğü (özellikle yatağın kaldırıldığı yüksek zemine dökmektedir) tespit edilmiştir. İKM-5’in sıvıyı yerlere döktükten bidonu hızlı bir şekilde müştekinin kafasına doğru salladığı ve bidonun kamera görüş açısı dışına çıkış-giriş yaptığı, müştekinin kamera görüş açısı dışında olmasından dolayı İKM-5’in bidonla gerçekleştirmeye çalıştığı vurma eyleminin müştekiye temas edip etmediği hususunda inceleme ve teşhis yapılamadığı tespit edilmiştir. İKM-5’in odadan çıkış yaptığı, müştekinin oda içerisine kaldığı, İKM’lerin kapıyı kapatıp kilitledikleri ve akabinde oda önünden ayrılıp kamera görüş açışı dışına gittikleri tespit edilmiştir. Müşteki şahsın elleriyle zemini sildiği tespit edilmiştir. İKM’lerin kamera görüş açısına giriş yaparak geldikleri ve oda kapısını açtıkları, Müşteki şahsın odadan çıkış yaptığı ve kıyafetlerini giyindiği tespit edilmiştir.”

 AİLEYE ‘DAVADAN VAZGEÇİN’ BASKISI  Emen’in ablası Perihan Güngör, yaşanan işkenceye tepki göstererek, gardiyanların davadan vazgeçmeleri için kendilerine para teklif ettiğini söyledi. Davadan vazgeçmeyeceklerini ifade eden Güngör, işkence görüntülerini izledikleri andan itibaren aile olarak psikolojilerinin bozulduğunu söyledi. Kardeşinin duyu ve görme sorunu yaşadığını paylaşan Güngör, “Başkalarının canlarını yakmasınlar diye ben karşılarında duracağım” dedi. 

 AVUKAT: BUNUN ADI İŞKENCEDİR

 Yaşananlara dair bilgi veren Emen’in avukatı Mehmet Nuri Toprak, işkencenin kameralara yansıdığını, müvekkilinin gözlem odasına götürülmesi gerekirken, tek hücreye götürüldüğünü, işkencenin yanı sıra çıplak arama dayatmasını da maruz kaldığını söyledi. Müvekkilinin sadece hastaneye sevk isteyip, sevkinin akibetini sorduğu için işkence gördüğünü belirten Toprak, müvekkilinin sistematik işkenceye maruz kaldığını, şikayet üzerine gardiyanlar hakkında 2 farklı dava açıldığını anlatarak, “Müvekkilimin yaşadığı durumun adı işkencedir” diye konuştu. Toprak, müvekkil ve ailesi üzerindeki baskının son bulmasını ve yargının gerekli kararı vermesini istedi.

 MA / Hamdullah Yağız Kesen

TİHV: Eymür’ün işkence itirafları yargıya taşıyacağız

etelgraf haber- TİHV, MİT eski yöneticisi Mehmet Eymür ve tüm sorumlular hakkında soruşturma başlatılması için yargıya başvurulacağını duyurdu. Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), MİT eski Kontrterör Daire Başkanı Mehmet Eymür’ün işkence konusundaki açıklamalarıyla ilgili bir açıklama yaptı. İşkencenin uluslararası hukuka göre mutlak olarak yasak olduğu hatırlatılan açıklamada, Eymür ve silsile içindeki tüm sorumlular hakkında soruşturma başlatılması …

Kandıra Hapishanesi’nde işkence ve cinsel saldırıya maruz kalan Garibe Gezer’in verdiği ifade tutanağa geçirilmedi

Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Hapishanesi’ne sürgün sevk edilen, “süngerli oda” diye bilinen işkence odasında işkence gören ve gardiyanların cinsel saldırısına uğrayan Garibe Gezer’in Kocaeli İnfaz Hakimliği’ne verdiği ifadelerin tamamı tutanağa geçirilmedi. Mezopotamya Ajansı’ndan Diren Yurtsever’in haberine göre; Gezer, 15 Mart’ta Kayseri Hapishanesi’nden Kandıra Hapishanesi’ne sürgün sevk edildi. 22 gün tek kişilik hücrede tutulan …

Kırıkkale’den Tekirdağ’a sevk edilen tutuklulara işkence

Kırıkkale F Tipi Kapalı Cezaevi’nden 3 Ekim’de bu yana en az 100 tutuklu, zorla başka cezaevlerine sevk edildi. Tutuklular, götürüldükleri cezaevlerinde çıplak aramaya dayatmasına maruz kaldı. Uygulamaya karşı çıkan tutuklular da darp edildi. 3 Ekim’de Fatih Kaplan, Fikret Aslan, Mesut Eren ve Bülent Özçan,  4 Ekim’de Hüseyin Bektaş, Kenan Çiçek, İsrafil Aras ve Mehmet Develi’nin, …