VİDEO| Adana, Osmaniye, Mersin, Kayseri ve Antalya’nın ardından Muğla’nın Marmaris,Bodrum,Didim ve Milas ilçelerinde de orman yangınları devam ediyor

Telgraf haber:

Adana, Osmaniye, Mersin, Kayseri ve Antalya’nın ardından Muğla’nın Marmaris,Bodrum,Didim ve Milas ilçelerinde de orman yangını çıktı. Osmaniye’den Didim’e tüm Akdeniz alevlere teslim oldu. En az 7 şehirde, 40’tan fazla noktada ormanlık alanlardan dumanlar yükseldi. Türkiye’nin tüm güney hattında art arda neredeyse eşzamanlı çıkan çok sayıda yangında 4 kişi hayatını kaybetti.

BODRUM

Muğla’nın turistik ilçesi Bodrum’da orman yangını çıktı. Yangının tehdit ettiği iki otel boşaltıldı.

Bodrum’daki yangın, saat 14:30 sıralarında Güvercinlik köyü yakınlarındaki Kuyucak mevkiinde bulunan ormanlık alanda başladı. Rüzgarın etkisi hızla büyüyen yangın, turistik otellerin bulunduğu bölgeye yöneldi. Alevlerin tehdit ettiği Titanic ve Lujo otelleri boşaltıldı. Lujo Oteli’ndeki konuklar, teknelerle tahliye edildi.

“OTELLERİN OLDUĞU YERDE BAŞLADI”

Güvercinlik Köyü eski muhtarı turizmci Mehmet Gereme, yaptığı açıklamada; “Orman yangını Kuyucak mevkiindeki turistik otellerin bulunduğu yerde başladı. Şu anda oteller ve Kuyucak’taki evlere doğru gidiyor. Bölgedeki vatandaşlar da söndürme çalışmalarına yardıma gitmeye başladı” dedi.

Yangına, altı arazöz desteğinde Muğla Büyükşehir Belediye itfaiye ekipleri, Orman Müdürlüğü ekipleri ve vatandaşların müdahale ettiği belirtildi. İlk gelen bilgilere göre; henüz kontrol altına alınamayan yangında 5 hektarlık alan kül oldu.

DİDİM’DE DE YANGIN ÇIKTI

Bir yangın haberi de Didim’den geldi. Didim’in İmbat Koyu’nda yangın çıktı.

Bir yangın haberi de Didim’den geldi. Didim’in İmbat Koyu’nda yangın çıktı.

Aydın’ın Didim içesinin İmbat Koyu’nda da yangın çıktı. Yangın, sahilden böyle görüntülendi.

Türkiye’de dünden bu yana neredeyse eşzamanlı olarak çıkan büyük orman yangınları dikkat çekti. Yangın çıkan iller ve yaşanan bir günlük gelişmeler özetle şöyle:

MUĞLA: Türkiye dün öğle saatlerinde Antalya’nın Manavgat ilçesi Side Mahallesi yakınlarında başlayan yangın kısa sürede yayılarak geniş bir alanı etkiledi. Yangında 3 kişi yaşamını yitirdi. Gece saatlerinde ise Akseki’de başlayan yangın kısa sürede Manavgat’a da sıçrayarak büyüdü. Bu yangın nedeniyle de bir kişi yaşamını yitirdi. Oymapınar Barajı’nda mahsur kalan 10 kişi ise kurtarıldı. Öte yandan bugün Bodrum ve Milas’tan da orman yangını haberleri geldi. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, kişisel Twitter hesabından, “Marmaris’teki orman yangınına 30 arazöz, 5 helikopter, bir uçakla müdahale ediyoruz. Dualarımız ormanın kahramanlarıyla” paylaşımında bulundu.

AYDIN: Aydın’ın Didim ilçesinde, İmbat Koyu’nda orman yangını çıktı. Efeler ilçesinde de makilik alanda çıkan yangına kısa sürede müdahale edildi.

ADANA: Adana’nın Kozan ilçesindeki yangın ise dün saat 19.45 sularında çıktı. Alevler rüzgarın etkisiyle büyüdü, 7 köy boşaltıldı. Birçok ev hasar gördü.

MERSİN: Mersin’in Aydıncık, Bozyazı ve Silifke ilçelerinde de gün akşam saatlerinden itibaren yangın çıktı. Mersin Silifke’deki yangın nedeniyle de Antalya karayolu bir süre ulaşıma kapatıldı. Bazı mahalleler tedbir amaçlı boşaltılırken, seralar da zarar gördü.

KÜTAHYA: Kütahya’da ise Emet ilçesine içindeki ormanlık alanda yangın çıktı. Emet Orman İşletme Müdürlüğü ve Emet Belediyesi itfaiye ekipleri bölgeye sevk edildi. Bir helikopter de havadan söndürme çalışmalarına katıldı.

OSMANİYE: Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde de orman yangını ikinci gününde. Gece boyu süren söndürme çalışmalarına, sabah saatlerinde de devam edildi. Dereobası mevkisindeki yangın ise kontrol altına alındı.

KAYSERİ: Kayseri’nin Yahyalı ilçesinde Aladağlar Milli Parkı’nda, dün saat 11.00 sıralarında yangın çıktı. Gece boyu soğutma işlemlerinin devam ettiği yangın bölgesinde şiddetli rüzgar çalışmaları zorlaştırdı.

Resmi verilere göre Türkiye’de her yıl ortalama 8-10 bin hektar orman yanıyor. Son iki günde ise 6 bin dekarlık alanın yandığı belirtiliyor.

VİDEO| Manavgat’ta yangın ilçe merkezini tehdit etmeye başladı

Telgraf Haber:

ANTALYA – Manavgat’ta 4 ayrı noktada çıkan orman yangını ilçe merkezine ulaştı. 3 mahallesi boşaltılan ilçedeki devlet hastanesinde bulunan hastalar da tahliye edilmeye başlandı. Antalya’nın Manavgat ilçesini alevler sardı. İlçenin dört ayrı noktasında başlayan kısa sürede büyüyerek ilçe merkezine kadar ulaştı. İlk yangın haberi kırsal Yeniköy Mahallesi’nden geldi. Ormanlık alanda saat 12.00 sıralarında başlayan yangın, rüzgarın etkisiyle hızla büyüdü.  Bölgedeki zeytinlik, defne ve badem bahçelerinin kül olduğu yangın yerleşim alanlarına kadar ulaştı. Ortaya çıkan tehlike nedeniyle Yeniköy, Evrenseki ve Kalemler mahalleleri boşaltıldı. Bölgeyi tamamen duman kaplarken, yangın söndürme uçağı ve helikopterin yanı sıra Orman İşletme Müdürlüğü ve Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı itfaiye ekipleri tarafından alevlere müdahale ediliyor. Ekipler Yeniköydeki yangına müdahale ederken, ikinci bir yangın haberi kent merkezinden geldi. Side kavşağı yakınlarında ormanlık alanda başlayan yangın Antalya-Alanya karayolu refüjündeki palmiye alanlarına da sıçradı. Bölgede iki petrol istasyonunun bulunması büyük korkuya neden oldu. Ekipler, petrol istasyonlarına kadar ilerleyen yangını söndürmek için büyük bir çaba içerisinde. Karadan ve havadan devam eden yangın söndürme çalışmaları kuvvetli rüzgar nedeniyle güçlükle ilerliyor. Manavgat Kaymakamı Mustafa Yiğit, yangına dair yaptığı açıklamada “Yangın nedeniyle Evrenseki, Kalemler ve Yeniköy mahallelerindeki evler önemli ölçüde boşaltıldı. Havadan müdahale devam ediyor. Görülmemiş bir şey. Çok üzücü. Bazı mahsur kalanlar olduğuna dair bilgiler geliyor. Ama ne olarak hastanelere intikal etmiş bir şey yok” dedi.

 HASTANE TAHLİYE EDİLİYOR 

Yangının ilçe merkezini tehdit etmeye başlamasından ötürü Manavgat Devlet Hastanesi’ndeki hastalar da tahliye ediliyor. Yangına ilişkin AFAD’dan da açıklama geldi. Söndürme çalışmalarının 2 uçak, 8 helikopter, 50 arazöz ve 2 dozer ile yürütüldüğü belirtilen açıklamada, Yeniköy ve yakınındaki yerleşim yerlerinden, ormana yakın bölgelerdeki evlerin Jandarma tarafından tahliye edildiği kaydedildi. 

ÇALIŞMALARINDA 1 UÇAK, 19 HELİKOPTER, 192 ARAZÖZ VE 2 DOZER GÖREV YAPMAKTADIR”

28 Temmuz 2021 tarihinde Antalya Manavgat ilçesi Yeniköy mevkiinde ormanlık alanda yangın çıkmıştır. Yangına havadan ve karadan müdahale edilmektedir. Yürütülmekte olan söndürme çalışmalarında 1 uçak, 19 helikopter, 192 arazöz ve 2 dozer görev yapmaktadır.

“YANGINDAN 30 VATANDAŞIMIZ ETKİLENMİŞTİR”

SAKOM’dan alınan bilgiye göre yangından 30 vatandaşımız etkilenmiştir. Sağlık Bakanlığı tarafından bölgeye 7 ambulans, 2 UMKE ve 1 mobil komuta aracı sevk edilmiştir.

“ANTALYA AFAD MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN 3 ARAÇ VE 11 PERSONEL BÖLGEDE GÖREVLENDİRİLMİŞTİR”

Antalya AFAD Müdürlüğü’nden 3 araç ve 11 personel bölgede görevlendirilmiştir. Ayrıca Isparta, Burdur, Konya, Karaman ve Mersin illerinden Antalya Valiliği ile eşgüdüm halinde 10 arazöz ve 3 itfaiye aracı bölgeye sevk edilmiştir.

“YANGINDAN ETKİLENEBİLECEK ALANLARDA BULUNAN EVLER TAHLİYE EDİLMEKTEDİR

Yeniköy, Kalemler, Evrenseki ve Çolaklı mahallelerinde, yangından etkilenebilecek alanlarda bulunan evler tahliye edilmektedir. Kırsal kesimde bulunan bazı ahırların yandığı bilgisi alınmıştır.

CHP’Lİ ZEYBEK’TEN “MANAVGAT YANGINI” ÇAĞRISI: “BAKAN PAKDEMİRLİ ÖZÜR DİLEMELİ”

CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek, Antalya Manavgat’ta çıkan orman yangınına Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Manavgat Belediyesi itfaiye ekiplerinin de müdahale ettiğini aktardı. Hava şartları nedeniyle müdahalede zorluklar yaşandığını belirten Zeybek, “THK yangın söndürme uçaklarını 4,9 ton su taşıma kapasitesi var’ diye ihaleye almayıp satışına neden olan, son iki yılda sessiz kalan Tarım ve Orman Bakanı Pakdemir’li kamuoyundan özür dilemelidir” dedi.

CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek, Antalya Manavgat’ta çıkan orman yangınına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.

Zeybek, “Mirasımız ağaçlarımızın kül olması hepimizi derinden üzmüştür. Farklı noktalarda çıkan yangınlarda sabotaj dahil tüm olasılıklar kolluk kuvvetleri ve adli makamlarca araştırılmalıdır. Manavgat’a ve doğaya bu kötülüğü yapanlar ortaya çıkarılmalıdır” çağrısı yaptı.

“SICAK HAVA VE RÜZGAR NEDENİYLE MÜDAHALEDE ZORLUKLAR YAŞANIYOR”

Yangınlara, Orman İşletmeleri ekipleri dışında Antalya Büyükşehir Belediyesi, Manavgat Belediyesi itfaiye ekiplerinin de müdahale ettiğini aktaran Rafet Zeybek, şu açıklamayı yaptı:

“Aşırı sıcak hava ve şiddetli rüzgâr nedeniyle müdahalede zorluklar yaşandığı bilgisi elimize ulaştı. Türk Hava Kurumu’na ait yangın söndürme uçaklarını, ‘4,9 ton su taşıma kapasitesi var’ diye ihaleye almayıp satışına neden olan, yangınla mücadelede her türlü hava aracına ihtiyaç varken son iki yılda bu durumda sessiz kalan Tarım ve Orman Bakanı Pakdemir’li de kamuoyundan özür dilemelidir.”

VİDEO|”Cezasızlık: Ayrıcalıklı Suçlar” yayında

Bu videoya Yrd. Doç. Dr. Öznur Sevdiren’in Hafıza Merkezi için hazırladığı “Türkiye’nin Cezasızlık Mevzuatı” ve TİHV bünyesinde Hülya Üçpınar ve Aysun Koç tarafından kaleme alınan “Mevzuat ve Uygulamalar Işığında Cezasızlık Olgusu” raporları kaynaklık etti.

Telgraf Haber:

Monokritik‘in ilk videosu ‘Cezasızlık: Ayrıcalıklı Suçlar’ yayınlandı
İzmir Dayanışma Akademisi bünyesindeki Monokritik, Türkiye’deki pek çok insan hakları ihlali, katliam ve cinayetin yer aldığı ilk videosu ‘Cezasızlık: Ayrıcalıklı Suçlar’ı yayınladı.

Barış imzacısı akademisyenler tarafından kurulan İzmir Dayanışma Akademisi bünyesindeki Monokritik isimli Youtube kanalı, “Cezasızlık: Ayrıcalıklı Suçlar” isimli ilk videosunu yayınladı. Yayınlanan videoda, Türkiye’deki pek çok insan hakları ihlali, katliam ve cinayetin çarpıcı şekilde yer aldığı görüldü. Videoda TİHV, Hafıza Merkezi, İHD, ÇHD ve ÖHD temsilcilerinin görüşlerine yer verildi.

“İktidara yakın olan cezasızlıkla mükafatlandırılıyor.”

“İnsan haklarının korunması ve geliştirilmesi sorumluluğu devletlere aittir.

” “Ağır suçları koruduğunuz zaman daha hafif suçları da korumak durumunda kalıyorsunuz çünkü büyük bir suç ortaklığınız var.”

“Bireysel hak ve özgürlükler karşısında bu yargı mekanizması refleksini bekadan ve güvenlikten yana gösterir.

” “Bir hasiyet mücadelesi olarak bu mücadeleyi sürdürüyoruz.

” TİHV’den Coşkun Üsterci, Hafıza Merkezi’nden Emel Ataktürk Sevimli, İHD’den Öztürk Türkdoğan, ÇHD’den Nergiz Tuba Aslan ve ÖHD’den Aysun Akşehirlioğlu Türkiye’de cezasızlık olgusunu tartışıyor.

Bu videoya Yrd. Doç. Dr. Öznur Sevdiren’in Hafıza Merkezi için hazırladığı “Türkiye’nin Cezasızlık Mevzuatı” ve TİHV bünyesinde Hülya Üçpınar ve Aysun Koç tarafından kaleme alınan “Mevzuat ve Uygulamalar Işığında Cezasızlık Olgusu” raporları kaynaklık etti.

Türkiye’nin Cezasızlık Mevzuatı: https://hakikatadalethafiza.org/wp-co… Mevzuat ve Uygulamalar Işığında Cezasızlık Olgusu: https://tihv.org.tr/wp-content/upload…

VİDEO| KESK TİS taleplerini iletti,mücadele çağrısı yaptı

Telgraf haber:

Bozgeyik, kamuda yüzde 50’ye varan kadın emekçi sayısı olduğunu kaydederek, “Bizim 6’ncı dönem taleplerimiz açısından da kamu da çalışan kadın emekçilerin de özgün taleplerine ilişkin ayrı bir sayfa açmış durumdayız. Hem kamuda toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı istihdam politikalarının arttırılması hem var olan mobbing konusunda da çok yoğun taleplerimiz var. Yine doğum sonrası ve öncesi izinler açısından da ebeveyn izinlerinin arttırılması açısından taleplerimiz var” diye belirtti. Bozgeyik, “Bu taleplerimizi hayata geçirmemiz için, iş yerlerinden başlamak üzere ortak bir mücadeleye ihtiyacımız var” diye ekledi.

KESK, 6. Dönem Toplu Sözleşme dönemine ilişkin zam talebini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na sundu. KESK en düşük memur maaşının 6 bin 900 lira olmasını, yüzde 43,5 zam artışı yapılmasını istedi.

Kamu emekçilerinin önümüzdeki 2 yıl boyunca alacağı maaşın belirleneceği 6. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri 2 Ağustos’ta başlayacak.

Memur konfederasyonları zam taleplerini açıklamaya başladı. KESK, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na zam talebini dosya halinde sundu. Bakanlıktaki görüşmenin ardından açıklama yapan KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, kamu emekçilerin grev yapmasının önündeki mevzuat engelinin kaldırılmasını bakanlığa bir kez daha ilettiklerini söyleyerek, “Demokratik, grevli bir toplu sözleşme yasasının hazırlanması gerekiyor” dedi.

Bozgeyik, kamu emekçilerinin 2 yıldaki reel maaş kaybının 2 bin lirayı bulduğunu aktararak, “Buna göre, öncelikle 2022 yılı için, son iki yılda yoksulluk sınırı ile temel maaş unsurları arasında oluşan yüzde 8,5 oranındaki reel kaybın giderilmesi gerekiyor. En düşük memur maaşının da 6 bin 900 liraya çıkartılması gerekiyor” dedi.

“YÜZDE 43,5 ZAM YAPILMALI”

Bozgeyik, sadece 2022 yılı için yüzde 43,5 zam talep ettiklerini söyledi. Bozgeyik, KESK’in sosyal yardımlara ilişkin talebinin olduğuna da dikkat çekti. Bozgeyik kamuda çalışan kadın emekçilerine ilişkin de “Toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı politikaların attırılması açısından yoğun taleplerimiz var. Doğum sonrası ve öncesine izinlerin attırılmasına yönelik yoğun taleplerimiz var” diye konuştu.

Bozgeyik; Memur-Sen, Kamu-Sen ve kendilerinin kamu emekçilerinin taleplerini hayata geçirebilmek için ortak hareket etmesi gerektiğini belirterek, “İş yerlerinden başlamak üzere birlikte hareket etmemiz gerekiyor. Ortak, birlikte mücadele gerçekleştiremezsek, sonuçta iktidarın ve diğer tarafta masada oturan işverenlerin öngörmüş olduğu artışlara, sosyal, özlük haklardaki kısmi iyileştirmelere kamu emekçilerini mahkum edecek bir sonuç ortaya çıkacak” dedi.

Bozgeyik, iktidarın seçim vaadi olarak açıkladığı 3600 ek göstergenin de hayata geçirilmesini istedi. KESK’in bakanlığa sunduğu talepler şöyle:

“. Yoksulluk sınırındaki artış oranının tüm kamu emekçilerinin maaş artışında temel alınmasını ve buna göre, öncelikle 2022 yılı için, son iki yılda yoksulluk sınırı ile temel maaş unsurları arasında oluşan yüzde 8,5 oranındaki reel kaybı giderilmeli.

. 2023 yılı için 2022 yılında gerçekleşen TÜFE+ÜFE ortalaması üzerine + 3 puan refah payı verilerek maaş hesabının yapılmalı.

. Dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırını esas aldığında bugün itibariyle 408 lira 68 kuruş çalışmayan eş yardımı, 179 lira 80 kuruş 0-6 yaş arası 2 çocuk yardımı ile birlikte net maaşı 4 bin 810 lira olan en düşük kamu emekçisi maaşının AGİ (Asgari geçim indirimi) hariç 5 bin 219 liraya yükseltilmeli. Eş ve çocuk yardımı 707 lira 50 kuruş olmalı.

. Sonuç olarak 2022 yılı için tüm kamu emekçilerinin maaşlarında yansımalarla birlikte yüzde 43,5 artış yapılmalı.

. Lojmanda oturan kamu emekçisi 100 metrekare için 630 lira kira ödüyor. Ödediği lojman kira bedelinin ortalama konut kira bedeli olan 1180 liradan düşülmesinden sonra kalan 550 liranın lojmanda oturmayan kamu emekçisine ödenmeli.

. İş yerinde yemek çıkmayan kamu emekçilerine aylık 520 lira yemek yardımı yapılmalı.

. Tüm kamu emekçilerine Türkiye doğalgaz tüketim ortalaması düşünülerek yıllık 4 bin 357 lira, aylık 363 lira yakacak yardımı yapmalı.

VİDEO| ‘Bu dünyada var olduğumu hissettim’: TikTok Türkiye’nin emekçilerine ses veriyor

Telgraf haber:

Guardian aldığı kararla Türkiye emekçilerini gündem yaptı.Türkiye, Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’nun 2021 Küresel Haklar Endeksi’ne göre, işçiler için altıncı yıl üst üste dünyanın en kötü 10 ülkesi arasında yer aldığı açıklanmıştı. Guardian yaptığı açıklamada: Okuyuculara, Black Lives Matter hareketinden yeni Amerikan yönetimine, Brexit’e ve dünyanın küresel bir pandemiden yavaş yavaş çıkmasına kadar dünyamızı şekillendiren kritik olaylar hakkında kapsamlı, uluslararası bir bakış açısı sunmayı amaçlıyoruz. İklim acil durumu hakkında acil ve güçlü raporlama konusundaki itibarımızı korumaya kararlıyız ve fosil yakıt şirketlerinin reklamlarını reddetme, petrol ve gaz endüstrilerinden elden çıkarma ve 2030 yılına kadar net sıfır emisyon elde etme yolunda bir karar verme kararı aldık. ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin emekçileri, milyonlara zorlu çalışma koşullarını göstermek için TikTok’a gidiyor 

Tarım işçileri bir mezuniyet töreninde olduğu gibi hasat sonunda kovalarını havaya atıyorlar . Bir şantiye , peruk olarak kenevir telleri takan ve mikrofon yerine plastik boru parçalarına şarkı söyleyen işçilerle bir konser salonuna dönüşür . Bir pazar tezgahı , meyve satıcılarının eşyalarını çalmasıyla bir pist haline gelir : başlık olarak bir demet muz, boyunlarından sarkan pırasa.

Fabrikalardan, tarlalardan ve şantiyelerden gelen gönderilerle Türkiye’deki işçiler TikTok’ta viral oluyor . Uygulamanın meydan okumalar, dans etme ve komedi gibi temel öğeleri bol, ancak sevincin ortasında, korkunç çalışma koşullarının eleştirisini kaçırmamak zor.

Türkiye, Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’nun 2021 Küresel Haklar Endeksi’ne göre, işçiler için altıncı yıl üst üste dünyanın en kötü 10 ülkesi arasında yer aldı .

2016’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik darbe girişimi ve ardından iki yıllık olağanüstü hal sonrasında işçilerin koşulları giderek daha da kötüleşirken, pandemi Ankara’ya mitingleri yasaklamak ve binlerce sendika üyesini işten çıkarmak için bir bahane daha verdi.

Guardian haberine göre:

Günde 8 ila 12 £ arasında mercimek toplayan ve sıcak su ve sobası olmayan bir çadırda yaşayan Ahmet İstek, 13 yaşındaki çocukların yanında çalıştığını söyledi.

İstek, “Bizim sendikamız yok, sigortamız yok, hakkımızı savunacak kimsemiz yok” dedi. “Bu yüzden TikTok’u çalışma koşullarımızı eleştirmek ve geçimini sağlamanın ne kadar zor olduğunu göstermek için kullanıyoruz.”

İş kazalarını Avrupa’nın her yerinden daha fazla takip eden bir kampanya grubu olan Sağlık ve Güvenlik Çalışma İzleme Örgütü’ne (İSİG) göre, geçen yıl Türkiye’de meslek hastalıklarından kaynaklanan ölümler hariç en az 2.427 işçi iş başında öldü.

İnşaat en ölümcül sektörlerden biridir. Bir videoda, bir işçi iner arka planda bir Kürt şarkı çaldığında herhangi bir güvenlik ekipmanı olmadan hızla aşağı tırmanma, sadece 15 saniyede bir binanın iskelesi altıncı kata. Bir diğeri yeni bitmiş bir yüksek bina üzerinde çalışıyor, üzerinde durduğu iskeleyi kayıtsız bir şekilde söküyor, kask yerine kapüşonlu ve ipe bağlı olmayan bir koşum takıyor.

İSİG araştırmacısı ve Mimar Sinan Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü öğretim üyesi Aslı Odman, TikTok’un Türkiye’nin orta sınıfını ilk kez “el emeğinin gizli gerçeklerine” maruz bıraktığını söyledi.

Odman, “Bu işçiler, yeni işçi sınıfının büyük bir kısmını oluşturuyor,” dedi. “Gençler, hepsinin akıllı telefonları var ve beğeni almak istiyorlar.”

Türkiye, yaklaşık 19,2 milyon kullanıcısıyla TikTok’un en büyük kullanıcı tabanlarından biridir. Algoritması, bir avuç takipçisi olan bir işçinin, gönderileri “keşfet” sayfasına gelmesi durumunda milyonlara ulaşmasına izin verebilir.

Geçen yıl uygulamada çalışanların gönderileri popüler olmaya başlayınca İstanbul’daki bir sanat galerisi olan Karşı Sanat bunu fark etti ve Ocak ayında açılan bir online sergi için derleme yaptı .

Küratörlerden Ozan Çağlar, ekibin videoların diline hayran kaldığını belirterek, “Kurmaca ile belgesel arasında bir geçiş” dedi.

Belgesel yönü, gizli üretim süreçlerini görünür kılıyor ve ekledi: “TikTok’taki çalışanlar, Instagram’da reklamı yapılan kotların nasıl yapıldığını ortaya koyuyor.”

Ahmet Tezcan düzenli mesajlar onun bazı – yapımında kullanılan muazzam kayaları kırmak için nasıl gösteren TikTok üzerinde, videolar 30m defadan fazla görüntülendi. Kayaya çiviler saplar ve çekiçle tek tek vurur, bir çatırtı sesi gelene kadar bekler ve kaya ikiye bölünürken koşarak uzaklaşır. Herhangi bir güvenlik ekipmanı takmıyor: gözlük yok, baret yok. Bir de yazı o Erdoğan’a sesleniyor: “Sayın Başkan, çünkü koronavirüsüne evde kalmak demek, ama aç biz (ya da biz olacaktır). Biz çalışmazsak, bize kim bakacak o zaman?”

Türkiye’deki birçok kişi için TikTok, işyerinde veya sokakta bunu yapmak imkansız hale geldiğinden bir örgütlenme biçimi haline geldi. Çağlar, “Tabii ki bir TikTok mücadelesi 1 Mayıs rallisi değildir, ancak bu kesinlikle daha büyük bir şeye yol açabilir” dedi.

TikTok videolarında açıkça görülen Türk emekçiler için korkunç gerçekliğe rağmen, yaratıcılık ve mizah çatlaklardan parlıyor.

Çağlar, “İşçilerin kalıpları kırdığını, oyun oynarken kendini gösterdiğini, eğlendiğini ve esprili olduğunu görüyoruz” dedi. “Sömürünün gayet iyi farkındalar ama montaj hattında bir avuç elden çok daha fazlası olduklarını kanıtlıyorlar.”

İnşaat işçisi Barış Kaya’nın üzerine kaldırım taşları yaptığı, üzerine hüzünlü bir şarkı yüklediği videosu 1.7 milyon izlenmeye ulaştığında çok mutlu oldu . Şanlıurfa’da yaşayan 25 yaşındaki Kaya, “Çok çalışıyorsunuz ama kimse ne yaptığınızı bilmiyormuş gibi geliyor” dedi.

“Diğer insanların beni gördüğünü, hayatta olduğumu ve bu dünyada gerçekten var olduğumu hissettim.”

Guardian’dan açıklama:

Türkiye’den aramıza katıldığınız için sizden küçük bir ricamız olacak. 200 yıl önce yayın yapmaya başladığımızdan bu yana on milyonlarca kişi Guardian’ın yüksek etkili gazeteciliğine güveniyor ve kriz, belirsizlik, dayanışma ve umut anlarında bize dönüyor. 180 ülkeden 1,5 milyondan fazla okuyucu, kısa süre önce bizi finansal olarak desteklemek için adım attı – bizi herkese açık ve şiddetle bağımsız tutarak.

Hissedar veya milyarder sahibi olmadan, kendi gündemimizi belirleyebilir ve ticari ve siyasi etkilerden arınmış, yanlış bilginin yayılmasına karşı bir denge sağlayarak güvenilir gazetecilik sağlayabiliriz. Hiç bu kadar önemli olmadığında, korkmadan veya iltifat etmeden araştırabilir ve meydan okuyabiliriz.

Diğerlerinin aksine, Guardian gazeteciliği, ödeyebilecekleri paraya bakılmaksızın herkesin okuması için mevcuttur. Bunu yapıyoruz çünkü bilgi eşitliğine inanıyoruz. Daha fazla sayıda insan küresel olayları takip edebilir, bunların insanlar ve topluluklar üzerindeki etkilerini anlayabilir ve anlamlı eylemlerde bulunmak için ilham alabilir.

Okuyuculara, Black Lives Matter hareketinden yeni Amerikan yönetimine, Brexit’e ve dünyanın küresel bir pandemiden yavaş yavaş çıkmasına kadar dünyamızı şekillendiren kritik olaylar hakkında kapsamlı, uluslararası bir bakış açısı sunmayı amaçlıyoruz. İklim acil durumu hakkında acil ve güçlü raporlama konusundaki itibarımızı korumaya kararlıyız ve fosil yakıt şirketlerinin reklamlarını reddetme, petrol ve gaz endüstrilerinden elden çıkarma ve 2030 yılına kadar net sıfır emisyon elde etme yolunda bir karar verme kararı aldık.

Bize katılmak için bir zaman varsa, şimdidir. Küçük ya da büyük her katkı gazeteciliğimize güç katar ve geleceğimizi ayakta tutar. Guardian’ı en az 1 €’dan destekleyin – sadece bir dakikanızı alır. Mümkünse, lütfen bizi her ay düzenli bir miktarla desteklemeyi düşünün. Teşekkürler.

Sesi çıkmayan bir hayvanın sesi olmak!

Telgraf Haber:
Türkiye, taraf olduğu “Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi”yle boz ayıların korunmasını taahhüt etmiştir. Ayrıca boz ayılar, Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme (CITES) kapsamındaki türler arasındadır. Türkiye’de 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu’nca oluşturulan Merkez Av Komisyonu kararlarına göre koruma altında olan bir türdür.İkizdere’de yuvası yıkılan bir ayının panik hali görüntülendi.

Bu sorunların çözümünde özellikle boz ayı gibi ekosistem açısından önemli gösterge türlerin sağlıklı biçimde yaşayabileceği büyüklükte doğal alanların korunması, bozulan yaşam alanlarında hayvanların beslenmelerini sağlayacak restorasyonların yapılması, yapılaşma ve yatırımlara bu alanlarda izin verilmemesi ve yöre halkının bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Ayılardan dolayı oluşacak insan yaralanma ve ölümleri çoğu zaman önlenebilir. Bunun için insanların, ayıların ekolojileri hakkında bilinçlendirilmesi, yaşam alanlarında belirli kurallara uyulması ve özellikle ilgili kurumların bu gibi alanlarda tedbirleri artırması, doğru bir yaban hayatı ve ekosistem yönetiminin yapılması gereklidir.

İkizdere’de daha taş çıkarılmadan sadece yol açım çalışmalarında bile dere taşla dolup kurumaya başlarken balıklar, yılanlar ve kurbağalar hızla ölmeye başladı. Dinamitle yapılacak patlatmaları da düşündüğünüzde küçük, büyük bir canlı yaşamının burada devam etmesi neredeyse imkansız hale gelecek.

Samsunspor’ dan kadına şiddete karşı mor forma

Telgraf haber:

TFF 1. Lig ekiplerinden Yılport Samsunspor, kadına yönelik şiddete tepki amaçlı olarak üzerinde 15 ayrı dilde ‘Kadına şiddete hayır’ yazılı mor formayı satışa sunacak.

Samsunspor futbol takımı, yeni sezonda giyeceği mor renkte ve ense kısmında “Kadına Şiddete Hayır” yazılı yeni formasını “Dünyanın en ağır forması” başlıklı bir video kliple tanıttı.

Kırmızı-beyazlı kulüpten yapılan açıklamada, kadına şiddete karşı durmak için dünyanın en ağır formasının hazırlatıldığı bildirildi.

Dünyanın her yerinde, her dilde aynı sorumluluğu paylaştıkları vurgulanan açıklamada, “Her gün bu utançla yaşamamak, kadına şiddete hayır demek için, dünyanın en ağır forması çok yakında Store 55’tedir” ifadelerine yer verildi.

Samsunspor Kulüp Başkanı Yüksel Yıldırım da dünyanın en ağır formasının taraftarlarla buluşacağına işaret ederek, “Ne mutlu ki herkesin gönlünde Samsun sporluluk ruhu oluşuyor” açıklamasında bulundu.